KALBİNDEN SEKEN KURŞUN:
Ayten için...
I
/Saçlarından kavrayarak sürükledi zaman, seni kirli takvimlere...
ayrılığın ensesinde mermi bakışların, ellerinde bir bardak çayın sıcaklığı kaldı! ../
sen, hayatımın en berrak yanı-
aynı denizlere aktığım nehir
sen, mülteci sevgilim,
yenilgilerimden silkelenemediğim
sen, işlenmiş bir günah kadar geç kalmışlığım! ..
sen, zamana direnemeyen özlemim
ve sen, /’Sen dualarımın Bismillahısın...’/
sen, aşkın ’silahsız neferi’,
bense zanlısıyım, savunmasız sevdaların
ben senin hıçkırıkların, ıssız tenhalığın! ..
kalbinden seken bir kurşun belki de;
her fıtınana kırık bir-dalım! ..
yüreğine sıkıca iliklediğin prefabrik şiirlerin...
tipiye tutulan yorgun gülümseyişlerin
ve gayri-meşru hayallerinim...
II
bugün doğum günün...
sana bir kitap alıp, kısa bir şiir sokuşturamıyorum arasına! ..
bugün doğum günün...
evimde sana büyüyen dağınık kederlerim
odamın duvarında asılı kalmış, sızlayan resmin
resmine damlayan gözyaşlarım
yastığımın altında unuttuğun, yaralarını gömdüğün kitapların
ve kalbimde asılı kalmış bir kaç şiirin...
bugün senin doğum günün...
bitmenin, tükenmenin, yenilmenin çarmıhında/
bak şuramda açık bir yarasın hala...
bak işte şuramda! ..
III
ve sonra şarkı söyledim, göğünü yitiren kuşlara
üstelik sen de yoktun! ..
bir talan düşmeseydi payıma, keşke! ..
böyle bir başıma kalakalmasaydım! ..
keşke bölüşebilseydim en çok sana ulanmış şiirlerimi
ömrümüze yapışan ayrılığın tutsaklığında! ..
halbuki savrulsakta hep kendi içimize savrulurduk! ..
hüzne inat, ayrılığa inat, yollara inat
işte böyle sırılsıklamken, ay ışığını utandıran yüzünde
IV
/ağlıyormusun? ..
hayır, ağlayan birini taklit ediyorum! ../
sensizliğin intihar boğuntularında, yokluğuna bıçak çekip,
hayatın acımasız bedellerinde, bağrıma bu şiiri basarak
şiirlerin sahte gerçekliğinde avutarak kendimi
sancılanan anıların arta-kalan kısmına sarılıyorum! ..
bir sevdaya hazırlıklı olamıyor insan
hep yanlış hesaplarda! ..
şimdi gelip toplasan, çıkarsan kaç ederim
aşkın matematiksel bilançosunda...
ama bu hesaplar bize göre değil sevgili...
çünkü, hayatın kör kuytusunda,
yalnızlığımın buruşukluğunu ütülemeyi
ve sözcüklerle sevişmeyi senden öğrendim
yaralanmayıda! ..
/ey sevgili! ..
ben her saklanbaç oyununda iyi saklanamadım! ..
bu senin suçun değil...
’seni şimdi görsem-
kendimi bir yerlerden hatırlar ama asla çıkaramam! ..’/
(Birdal ERDOĞMUŞ/2009)
Birdal ErdoğmuşKayıt Tarihi : 19.3.2011 15:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!