Anne, sen hep korumak istedin beni, biliyorum. Ama hayat öyle bir şey ki, bazen en çok güvendiğin yerden kırıyor insanı. Kalbimi kırdılar anne. Öyle bir kırdılar ki, sanki yeniden toparlanması mümkün değil gibi.
Ben herkese iyi niyetle yaklaştım. İnsanlara içimi açtım, güven duydum. Ama bilmedim, o açık kapıdan girip içimi dağıtacaklarını. Sanki değer verdiğim her şey, onların elinde bir oyuncağa dönüştü. Ve ben izlerken, sessizce paramparça oldum.
Anne, "Kalbini koru" derdin hep. Ama ben koruyamadım. Çünkü insan en çok, korumaya gerek görmediği yerden yara alıyor. En güvendiklerim, en sevdiğim insanlar, en derinden vuranlar oldu.
Kalbimi kırdılar anne. Ama sana söyleyemediğim bir şey daha var: Kırılan kalbimle yaşamayı öğrendim. Çünkü sen bana güçlü olmayı öğrettin. Çünkü sen bana, en kötü zamanlarda bile yeniden ayağa kalkmayı gösterdin.
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta