Yanına dalıp gitmişim
Bıçak parmağıma değil
Sanki ruhuma değdi
Tezgaha inen kırmızı gülleri
Sendendir, dallarındandır bildim
Yaraya tuz bastım, gıkımı çıkarmadım
Sensizlik denilince canımdan çıktım
Ey benim can evim
Yorgun dualarla dolu ellerim
Ceplerimde umuda meteliksizim
Oysaki şu kurduğum pazar yeri benim
Tezgahlar sevgi seli, beklemenin gurbeti
Dalıp gidiyorum yola koyuluyorum
Gıcır gıcır ayakkabılarımın tabanı delik
Yılların yollarındaki dikenler
Ayaklarıma değil sanki ciğerlerime battı
Gözümden döküldü cümleler, olsun dedim
Göğünden bu yağmurlar, dualara veririm
Ey benim kalbi can yerim
Kalbime bugün bir ağrı geldi
Ellerimi göğüs kafesime götürdüm
Bir kuş çırpınması içimi söktü
Tüm yaralarımın dikişleri söküldü
Bir hastene odasındaydım
Bir mezar başında
Açık arayla kanadım
Zehirden daha acı aşın yutkunuşunda
Yutamadım balı bile yokluğundan
Sokaklar mahşer yeriydi
Omuzlarımda tüm ölmüşlerin cesetleri
Dağların bile kaçmak istediği yükün hamalıyım
Ey benim bakışına öldüğüm
Kim açabilmiş ki ölümün kapısını ölmeden
Ben tüm kefenleri beyaz gül bildim
Ey benim yanına ruhumla geldiğim
Beden denen elbisede yaralı bir serçeyim
Göğüs kafesimden göğüs kafesine geldim
Kanatlarımda külden yapraklar dökmekteyim
Erbabından başka kim bilir külün gül yetiştirdiğini...
Sevgi Gül İlkan
Kayıt Tarihi : 6.8.2024 23:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!