''Kalayciiiiiii'',Arnavut kaldırımlı taşlı sokağın başında kalaycı göründümmü,elim sende,kör ebe ve çocuklara yapacağım oyun tuzak planları bende biter...
Başlar kalaycıyla o garip aşinalığımız ara, ara, olduğu gibi...
Elin çocuğu sinema sever, gezme sever, yıllar öncesindenmi gelir ne bendeki gariplik, emekçi insanlara olan sevgi yakınlık ve merhamet..Kara yüzlü soluk gri şapkalı kalaycı amcanın peşindeyim yine.
''Emmi''.''Heeeee''..''Bende yanın sıra geliyimmi''..? Adamcağız yan gözüyle beni süzer delimi ne gibilerinden..Bir delilik emaresini görmeyince dudağını büker hayretle..
''Neydecenki gız, oyunmu oynuyorum''..Oyun oynamak bazen rutinleşirdi gözümde hiç bir heyecanı kalmazdı..
Merak yine merak.. Öğrenme isteği öte yandan ezgin insanlara duyduğum o garip aşınalık..Kalaycıdan azar yiyip kovalanmamak için nazikçe gülümser.
''Olsuuuun kalayladığın kapları seyire''derdim.
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam