Yok yok bu böyle olmayacak…En iyisi çıkarıp atmak şu ‘herkesin kendi yumruğunun büyüklüğünde olan’,bana her seferinde yumruk gibi inmekten başka bir işe yaramayan elma benzeri şekilli organı…Nefes almaktan zevk almıyorsam neyleyeyim ‘vücuda kan pompalayan’ı?
Ben ne zaman mutluluğa el sallamaya niyetlensem ‘merhaba’ anlamında; o hep ‘elveda’ diyor ‘sana da elveda’… “Hayır” diyorum “mutluluk kardeş,yanlış anladın.Dur,gitme! ! ! ”. Arkasına bile bakmıyor mutluluk,bakmıyor işte!
Mutluluk…Bazen “var mı acaba” diye şüphe ettiğim,bazen bana da ziyarete gelen,ama ne kadar ısrar etsem de hiç yatıya kalmayan bir arkadaş kendisi.Uzun kalmalara gelmedi hiç bana,ben ne zaman ona alışsam çekip gitti,ben hiç yokmuşum gibi.Hiç hak etmişlik aramadı uzun kaldıklarında.Kim çok acıttıysa onda çok kaldı ve kimin canı çok acıdıysa ona söylediği “hoşça kal”dı.
Bir terazi var şimdi önümde; birinde hüzünlerim,birinde mutluluklarım.Hüzünler kefeden taşmış da,mutluluklar hep yarım…Ne yaptıysam mutluluğa yaranamadım.Alacağın olsun mutluluk,bir gün sana kanamadım.
Anlıyorum,sen de haklısın; bu kadar insan varken hep bende kalamazsın.Tamam,git mutluluk,zaten çok alıştım ben gitmelere, ‘kalansız bölünmeler’e…Yine git,valla bak,küsmüyorum.Ama gene gel tamam mı mutluluk; bak göz pınarlarım dolu bekliyorum
Kayıt Tarihi : 18.5.2009 01:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!