Sıradanlaşmak yakmıştı canımı. Bız herkesten ayrıydık, aynı olamazdık. Bizim yaşadıklarımız gerçeklerimizdi; yureğimizle dilimiz farklı anlatmıyordu hislerimizi. Geçmişi ya da geleceği düşünmüyor, simdi’yi yasıyorduk. Bızım ıcın hatalar affedilebilirdi, kin ya da nefret yoktu. Zamanı guzelliğiyle hatırlar karanlığı işletmezdik hafızalarımıza. Bu yuzden guzel ve bitmez bir ruyadan farksızdı yaşadıklarımız.Uçsuz bucaksız bir yola girdık sanıyor, bir çıkmaza surukleniryorduk. Sözlerimiz yoktu, yeminler etmezdik. Tutamazsak kırılacağımızı bılırdık. Belkilerle dolu ihtimaller denizinde bir oraya bir buraya sallanır, dumenimizi yalnız sonsuzluğa çevirirdik. Biz sonsuzduk; cunku ne geçmişimiz ne geleceğimizdik. Yalnız şimdi’mizdik biz. Şimdi’nin sonu yoktur, her an simdi’yi yaşar insan.Sen ve benle başlayıp bizle bitecek bir sonsuzluktu bizimkisi. Sonsuzlukta kaybolduk.Bırbırımızde kaybolduk. Sen beni geçmişine katıp hataların affedilebilir olduğunu unutana dek sonu olmadığına inanmıştık. Seni a’dan z’ye tanıdığımı sanarken, sadece az tanıdığımı öğrenmiştim. Geçmişi ve geleceği onemseyip, şimdiyi yaşamayı unuttuğumuz an sıradanlığa bulandık.Sözler sahteleşti, mesafeler derinleşti, hıçkırıklar ve gözyaşları geceye karıştı. Sonunda nefreti tattın, kını tattırdın. İhtimaller denizinden ayrılık ırmağına çevirdik dumenleri, bitis zilimiz çaliyordu. Gökyüzünde amacsız ve bağımsız gezerken yer çekiminin azizliğini unutan saf aşığın, yeryuzunu selamlayışı bir hayli acı oldu.Kaybetme riskini göze alamayıp kendime bile itiraf etmekten korktuğum aşkımı kursağımda bırakacak birini tanımadığımı sanıyordum, oysa gozumden sakındığım sevdığımı tanımadığımı gec fark ettim. Ve her şey biterken, gece olup gokten bir yıldız kaydığında tek dileğim oldu yalnızca, benden nefret etsen de başkasına sarılma.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta