Nice sevdalar yaşadım gözlerinin içine bakarken.. Nice yolculuklar yaptım gözlerinden kalbine. Ve ben her yolculuk yaparken sana doğru en çok kendimi eskittim.
Seninle her kahve içtiğimizde daha yoğun olarak yaşadım bunları. Her seferinde de dha yoğun hissettim sana ulaşamamamın acısını..
Sanki sana dokunurken kokladığım teninin kokusunu kahvenin buğusunda daha fazla yaşadım. Ve ben kahve içerken daha fazla istedim seninle olmayı..
Bir kalpten diğer kalbe yapılan yolculuklar sarstı en çok beni. Daha bir kanattım kendimi. Her kan döküldüğünde geçtiğim yollardan izler bıraktım.Her geri döndüğümde kanlarıma bakarak daha çok ağladım..
Ben her yolculuk yaptığımda sana geliyorum. Senin etrafında daha fazla dolaşıyordum. Daha fazla dolaştığım ölçüde sessizdim. Karşında sessizce otururken seni daha çok sevdim..
Ve her kahve içişimde yokluğunu daha çok hissettim.
Ben sessizken daha çok yakıyorsun beni. Sana dokunamıyorum. Dokunamasam da ateş gibi sarıyorsun bedenimi. Yanında oturdukça daha çok yakıyorsun beni. Halbuki aramızda o kadar ayrılık rüzgarı geçiyor ki...
Her kahve içişimde içimi daha çok titretiyorsun. Ne kadar kahve içersem o kadar çok oturmak geliyor içimden seninle. Seninle ne kadar çok oturursam o derece yok oluyorum. Sonrası derin bir boşluk zaten..
Hava ne kadar sıcak olursa olsun, sen olmadığın zamanlarda kar yağıyor oturduğun yere. Sen olmadığın zamanlarda daha bir üşüyorum. Üşüyorum ama hiç bir zaman haberin olmuyor.
Ben, kahveyi bir tek senin yanında severek içiyorum. Her kahve içerken daha fazla özlüyorum seni. Kahvenin kokusu gibi teninin kokusunu da her kokladığımda duymak istiyorum..
Kahvenin tadını da en çok seninle konuştuğum dakikalarda alıyorum. Daha bir tatlı oluyor muhabbetler. Daha bir vazgeçilmez oluyordun dakikalar ilerledikçe..
Hayata en çok yenildiğim zamanlardı senin gitmenden sonraki anlar. Kahveyi elime aldığımda soğuk oluyordu senden sonra. Ve ben kahveyi ısıtabilmek için avuçlarımın içine alırdım. Avurtlarım terlerdi fincanı elimde tutarken ama kahve hala soğuk olurdu. Ellerimin en çok terlediği zamanlarda da sen yanımda olmazdın.
Sen gittiğinde ben konuşamazsın. Yanındayken olduğumdan daha sessiz olurdum. Yeni bir kahve yaparım kendime senin yokluğunda seninle konuşabilmek için...
Her kahve gördüğümde senden daha da uzaklaşmak, seni aklımdan silmek ve hayalini bir daha görmemek üzere derinlere gömmeyi denerdim ama olmadı. Bunu fark etmek için bir kahve görmek yeterliydi..
Seni hatırlatıyor her kahve. Damlar damla, yudum yudum içiyorum seni kahveyle. Her yudumda içimi daha fala yakmak istiyorum kahvemin içinde sen varken..
Zor oluyor senin olmadığın zamanlar. Daha fazla hasret çekiyorum, daha çok gözyaşı döküyorum ve bir o kadar da seni yoğun olarak yaşadığımı anlıyordum..
Sen ve kahve! Birbirinize o kadar benziyorsunuz ki.. Bostancı'da otururken daha iyi anladım bunu...
Her zaman olmasa da arada bir oturup kahve içmek iyi olacak seninle. Özellikle de hayatımda bir sürü hiç kimsenin bulunduğu şu zamanlarda..
Bir sen varsın işte bir sürü hiç kimsenin tam ortasında. Akıntıya karşı durabileceğim tek yer senin yanın.
Seninle kahve içmek.. Sessiz olarak sığınacağım tek liman.
Kahve ve sen!
Hayatımda vazgeçemediğim iki unsur
Öyle açık ki ikinize de aşık olduğum.....
Kayıt Tarihi : 7.1.2005 13:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!