Bir fincan kahve gibisin
İçmek için önce dost olmak gerek
Sonra dosta sohbet için bahanesin…
Bazen fal olur bahanesi kahvenin
Söyleyemediklerini falın arkasına gizlenir öyle söylersin
Kaçamak gözlerini ararsın
Özenle seçersin kelimeleri
Duygularını açığa vurmaktan korkarsın
Ama yine de anlasın istersin
Fincanı göstermek bahanesiyle sokulursun yanına
Dünyadaki kokuların en güzelini çekersin içine, titrersin
Artık dünyanın en büyük hikayecisi sensindir
Anlatırsın da anlatırsın
Göğsü kabarmıştır, sıkıntılıdır
Böylece bir derdi var mı yok mu onu anlarsın
Sonra bir haber alacaksın dersin
Sonra bir kısmet görünür
Kim bilir belki de bir sevdiğinden bir haber alacaksın dersin
Sevgilisi olup olmadığını öğrenirsin
Aslında iması bile yakar yüreğini
Olmasın diye içinden binlerce dua edersin
Sonra yine kaçamak gözlerine bakar
Kim bilir günün birinde karşına biri çıkacak dersin
Evlenmeye niyeti var mı yok mu onu gözlersin
Ha bire bir şeyler üretir
Hayallerini umutlarını öğrenmek istersin
Hayalleri umutları hedefin olur
Onları gerçekleştirmeyi dilersin
Zordur sohbeti kahvenin zordur
Elbise soyunur gibi soyunursun sırlarından
Bazen kendini ele vermekten korkar
Bazen de ne olacaksa olsun der cesaretlenirsin…
Bir fincan kahve deyip geçme
Bir fincan kahveye bin hayal dizer
Koca bir ömrün hikayesini dinlersin
Bir fincan kahve deyip geçme…
©
23-09-2016
Seyit Burhaneddin Kekeç
Kayıt Tarihi : 23.9.2016 07:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!