Tık tık tık…
Ses yok kapıdan…
İçimde bir şüphe bin korku!
Ya öyleyse?
…………………
Yenilmişliğin pis kokusu yayılıyor,
Zihnimin tüm hücrelerine…
Kalbim ritmini bozmuş,
Hüznün kapısını yumrukluyor delice…
Sevda ömür’den geçmişti çoktan!
İfade edilmeyişimin şuursuz gerçeği,
İbaret yüzümde bin parçadan…
Belki de bir yâdın sığınağıydı artık!
Turnamın bucaksız kanatları,
Bana soğuk ve kara,
Ona sıcak ve sarı…
Ben bunu haketmedim,
Biliyorum adım gibi eminim!
Kıyaslasam bir kahve ile kıymetimi,
Yok muydu hatrımın bir zerre,
Yıldan geçtim, kırk aylık ederi…
Kursağımda birikmiş sevda şarkıları,
Şimdi bir ağıdın hecesi…
Zaman korkunç sona an kala!
Yer kuzeyde bir kahır gecesi…
Ben sana gülden türküler söylemiştim oysa,
Güllere benzetirken sahte simanı!
Şiirleri adına özendirmiş,
Öldürmüştüm içimdeki kötü adamı…
Ah bileydim suçum neydi?
Neydi kilitli kapılar ardında sevdayı aşan nefret?
Neydi bağırta bağırta ciğerimi dağlayan kin?
Bir de hele neydi, neye değdi?
Söyle nar çiçeğine hangi el değdi?
Şimdi bir yorgunlar yatağı ruhum,
Ne geleni eksilir ne de gelen gideni eksiltir…
Düşündükçe sahte gülüşlerini,
Aşk enkazında inancım küfre batıyor,
Eğrilik yoldaşım, düşlerim harabe,
Gülüşün/m kim bilir kaç baharı aldatıyor…
Er değil miydim?
Her kişi niyetine kıldırdın cenazemi,
Bir dağ başı yalnızlığı,
Ve bir çoban ayazında…
Hayalî mezar kazdı bir gelin,
Damat düşlerimi körledi…
Ve kimseler duymadı öldüğümü,
O gün eşiğine gömüldüm diri diri…
Bir avcı tuzağa düştü,
Çoban güldü,
Turna uçtu…
Gün gelir de açarsan kapıları ardına,
Bir avcının ölümünü hatırla…
O zaman hangi bahane yandaşın olur?
Bir hiç uğruna,
Yıkılan hayallerin ardına…
Besmelesiz basarken toprağıma,
“O adam’ı ben öldürdüm” de,
Göster gücünü aşıklarına…
Onurla,
Gururla…
Şimdi;
Her yağmur mevsiminde
adın gelir aklıma…
Solumda inceden bir sızı,
Gülüşüne yazamadığım onca şiir,
Yarım kaldı kapında…
Kim bilir kimlerle gülüşürsün,
Lambası sarı yanan,
Bir ayağı topal masada…
İki adımlık ötende,
Bir avcı öldü,
Turna uçtu,
Çoban güldü…
Çoban gül’dü
Avcı güldü…
Avcı öldü,
Çoban güldü…
“Leyl gece”
Eylül 2022…
Kemal Özavcı
Kayıt Tarihi : 1.4.2024 02:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Eşik ardı ölüm…
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!