Kağnının tekerleri, deme yaramaz işe
Sakın ola hor bakma, sen dönüp de geçmişe
Kağnılar ses verince, duymazdık hiç endişe
Makine çağındayız, hasret kaldık geçmişe
Peş, peşe dizilirdi, hem kağnılar yollara
Sap saman, hep harmanda, güç gelirdi kollara
Bahçelerde meyveler, renk katardı dallara
Kağnıyı bilen nerde, özlem var hep geçmişe
Kağnıya sap yüklemek, çok büyük marifettir
Duvar ustası gibi, hüner kabiliyettir
Kağnıdan kayan saplar, sıkıntıdır zahmettir.
Sabırda selamet var, sevgi var hep geçmişe
Kağnısının sesini, tanımayan çok azdır
Harmanı kışa kalan,onu yakan ayazdır
Bereketli güzünü, koyana kışı yazdır
Kağnıya don giydirmek, övgü var hep geçmişe
Karahasanoğlu der; geçmişini bilmeyen
Pişireceği taze, fasulyeyi dilmeyen
Göze inen terini, eliyle hiç silmeyen
Nasiplensin sofradan, saygı var hep geçmişe
15.09.2013/Varna-Bulgarıa
Osman KarahasanoğluKayıt Tarihi : 30.9.2013 18:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kağnı arabası köylünün geçmişte taşıtı,geçimini öküzün omuzlarında idi,kağnıy ile nostaljik bir şiirimi sizlere arz ediyorum. Bu şiirim "Şimdi Dağı Delerim " şiir kitabımda yayınlanmıştır
![Osman Karahasanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2013/09/30/kagniya-don-giydirmek.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!