Kafirun Suresi Şiiri - Osman Erdoğmuş

Osman Erdoğmuş
563

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Kafirun Suresi


KAFİRUN SURESİ

Adını birinci ayetinden alır.
Mekkidir. 18, sırada nüzul olmuştur.
Bu sure “İhlas” ile beraber düşünülmüş hep. İhlas suresiyle bir anıldığından İHLASEYN de denilmiştir.
Kâfirlerin ve müşriklerin kulluk anlayışlarının tümünden uzaklaşmayı ortaya koyduğu için “Teberri”
Hatta “MUKAŞKIŞETEYN” ismi de verilmiştir; hastalıktan iyi eden, kurutan, kurutup atan manasına. Tabi bu hastalık, manevi hastalık, kalbi rahatsızlıklar.
Sanki “LA İLEHE”nin manası “Kafirun Suresi”, “İLLELLAH”ın ise “İhlas Suresi”. Bu iki sure birbirini tamamlar gibidir.
İlk 5 ayette peygamberimizin kafirler karşısında durumu ve tutumunu anlatır.
“Maun ve Fil sureleri” arasına yerleştirilmiştir. Maun Suresindeki olumsuz insan tipinin bir versiyonu da bu surededir.
Konusu: Tevhit. Ana fikri; imanda pazarlık yok. Tersi de geçerli, pazarlık olan yerde iman olmaz.
Allah’a teslimiyette pazarlık olmaz. %95 inansam olmaz mı Allah’ım? Desen yine olmaz.
KALEM 8-9
Tarihi bir olay üzerine oturur sure. Kureyş iman üzerine pazarlık yapar.
Mekke’nin uluları Ebu Talip’e gelip “Muhammed’e en güzel kızı verelim, para istiyorsa en zenginimiz yapalım, liderlik istiyorsa onu lider seçelim, en güzel, en güçlü, en kuvvetli oğlumuz şudur, onu ona verelim. Sen de yeğenini bize teslim et.
Amca bunları göndermiş, yeğenine gelerek olanları anlatmıştır. Efendimizde amcasına tarihi cevabını verir. “Vallahi amcacım sağ elime güneşi, sol elime ayı verseniz ben yine bu davadan vazgeçmem. Allah’tan bir emir gelinceye kadar.”
Yine bu surenin sebebi nüzulü arasında, Peygamberimiz Kâbe’de ibadet ettiği bir zamanda As bin Vail, Umeyne bin Halef, Velit bin Muğire yanına gelerek derler ki; “Gel sen bir gün bizim tanrılarımıza ibadet et, bir gün biz senin tanrına ibadet edelim.” Olmadı bir güne bir ay, bir güne bir yıla çıkana kadar pazarlık ederler. Allah Resulü üzgün bir şekilde evine döner ve işte o gece “Kafirun” suresi nazil olur.
Mekke aristokratlarının bu sureden sonra Efendimizden ümidini kesmişlerdir. Bundan sonra da topyekün saldırıya geçerler. Zulüm ve işkence dönemi başlar.

BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM

1.De ki! Ey küfrü hayat tarzı haline getirenler. Küfrü ahlak haline getirenler.
“KUL” Kur’an’daki ilk “DE” fiili. Bunun dışında 4 surede böyle başlar.
“KUL” şu manalara gelir. 1. İnşadır. Ben sana emir veriyorum ey kulum. 2. O emir kuludur. Onunla niçin pazarlık yapıyorlar. Sen benim elçimsin, onlar bir şey diyeceklerse bana desinler. 3. Sözün asıl sahibi O değildir, Allah’tır. Siz Kur’an’a onun sözü gibi bakmayın. Allah’ın sözü gibi bakın. “KUL” böyle zımmi manalara geliyor. ENAM 33
YA EYYÜHEL KAFİRUN: ismi fail olarak gelmiş. Küfür hayat tarzı yapılırsa böyle gelir.
Siz bu vasıfları taşıdığınız müddetçe bu hitabın muhatabısınız. İsim zikredilmiyor.
Böyle gelmesinin bir nedeni de konunun çok ciddi olması, imani olması.
İman konusu ise pazarlık kabul etmez.
İnkar nankörlüğün zirvesidir. Kafir: Nankörlük, inkar ve örtmek manaları vardır.
Her müşrik kafirdir, her kafir müşrik değildir.
"Ey kafirler" denilmiş, "Ey müşrikler" denilmemiştir. Bu nedenle ayetin muhatabı yalnız müşrikler değil, Resulullah'ı Allah'ın elçisi olarak kabul etmeyen ve getirdiği talimatın Allah'tan olduğunu reddeden herkestir. Bunlar; Yahudiler, Hristiyanlar, Mecusiler veya müşrikler olabilir. Bu hitabın muhatabı sadece Kureyş veya Arabistan'daki kafir ve müşrik Araplar değil, dünyadaki bütün kafirler ve müşriklerdir.

2. Asla ama sala kul olacak değilim sizin kul olduklarınıza. Ben sizin taptıklarınıza tapmıyorum ve tapmayacağım.
Tarihte hiçbir peygamber silme Müslümanlara elçilik yapmamıştır. YUSUF 103

3. Sizde, benim gibi kul olduğuma kulluk edecek değilsiniz. Müşriklerin teklifi çift zamanlıydı. Cevapta çift zamanlı geliyor. Bu pazarlığı yapanların hepsi ömürlerinin sonuna kadar müşrik olarak yaşıyor ve kâfir olarak ölüyorlar.

4. (Dördüncü ve beşinci ayetler, bir ve ikinci ayet ile aynı gibi dursalar da aynı değil. Bu surede tekrar yok. İki ve üçte, gelecek zamana, kulluk etmeyeceğim diyor. İkinci ve üçüncü ayette, şirke hiç düşmeyeceğini, küfürden uzak duracağını söylüyor. Dört ve beşte ise eskiden de şirke ve küfre düşmediğini ifade ediyor.)
Ben zaten asla kul olmadım sizin geçmişte kul olduklarınıza.
Hz. Peygamberin geçmişinde de şirke bulaşmadığının en büyük delili de bu ayettir.

5. Sizde benim kul olduğuma, kul olacak değilsiniz. Bu ne geçmişte böyle oldu, ve de gelecekte böyle olacak.

6. Sizin dininiz size layık, benim dinim bana layık. Veya sizin dininize siz müstahaksınız, benim dinime de ben müstahakım.
Burada DİN kelimesini hesap günü olarak alırsak, bende sizde sonucuna katlanacağız.
Temizler temiz içindir, pisler pis içindir.
Din aslında değerler sistemi, hatta borçluluk bilinci.
İnanç etkisini insanda gösterir. Eğer samimi ise.
Bu ayette inançta özgürlük olduğunu vurguluyor. BAKARA 256
Kendini yakmak için üzerine benzin döküp yakmak isteyen adamı, kendi haline bırakmadığımız ve ona diller döktüğümüz gibi inkâr, isyan ve haramları yüklenip, kendini cehenneme hazırlayan insana da diller dökmeye devam edeceğiz.

Efendimiz nafile namazlarda sık sık bu sureyi okurdu.

KAFİRUN SURESİNİ HAYATA TAŞIMAK

1. ALLAH’I İLAH BİLİP DİĞER TENRILARI ELİMİZİN TERSİYLE İTMELİYİZ.
2. BİR KERE TAVİZ VERDİK Mİ, ARDININ GELECEĞİNİ AKLIMIZDAN ÇIKARMAMALIYIZ.
3. DİK DURUŞUMUZU EN ZOR ŞARTLARDA BİLE GÖSTERMELİYİZ.
4. BATILDA OLSA YIKICI OLMADIKTAN SONRA HER DİNE SAYGI GÖSTERMELİYİZ.
5. NANKÖRLERİN VE KAFİRLERİN CEHENNEME GİTME HAKLARI VARDIR.

Osman Erdoğmuş
Kayıt Tarihi : 26.3.2019 23:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Osman Erdoğmuş