-Bakkal Amca, baksana
İki uzun, bi kısa yapsana
-N’oldu lan hergele,
Hüzün mü yarıştıracaksın yine? !
-Bu kez annem siparişledi
Durum farklı,
Hüzün sofrası kurulacak akşama
Hem çaplı olacak,
Hem de hesaplı!
-Ne istiyorsun peki?
Vereyim, iste ki!
-Hüzünden yiyeceğiz bu akşam
Acılı yani, acımadan!
-Hüzün acılı yemek,
Acımadan yemek gerek!
- Al işte kalem kalem liste!
Bir büyük rakı, hüzün kafeste!
Hüzün, kafeste…
Kafeste, hep hüzün
Kafeste hep,
Hüzün!
Hüzüüüüüüüüüün!
Yenir mi, içilir mi?
Sevilir, terk edilir
Sonra, nefret edilir mi?
-Hüzün ne menem şey, ne ki?
Aç lügatı, karıştır;
Hüzün üzüntü,
Hüzün azap, demek…
Hüzün bahtsızlık
Hüzün çeki,
Hüzün çile, demek…
Hüzün acı
Hüzün acıma, demek!
-Hüzün Kokan Şairim, sen söyle şimdi;
Hüzün, ne ki?
Ben, hep hüzünlerimle yaş aldım!
Kah ağladım, kah güldüm; Büyüdüm!
Yol verin; dizelerim hüzün koksun,
Şairim, Korkmayın;
Hüznüme sahip çıkarım!
İşte,gönül koydum;
Açtım kafesi…!
Kayıt Tarihi : 11.7.2008 19:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!