Herşeyi kafadan kaçıran adam gibiydi ruh hali. Zaman kaçıyordu, aşk kaçıyordu, yakalamaya çalıştığı ömürü, bir tv dizisine sığamayacak kadar saçmaydı.
Gökyüzünün mavisi kadar berrak aklını, bedenin içine sığdırdığı ruhani hazinesini bozdurup bozdurup harcamıştı.
Kafadan herşeyi kaçırması, midesini bozmuştu. Bütün kalan ömürünü kustu oracığa. İçinde kendisini kovalayan
seri katil, boğazına yapışmıştı yine. Merhaba katilim siyah eldivenlerin pırıldıyor ayazımda. Donuyorum heyhat, içimden mevsimler geçiyor, insanlar şehirler geçiyor, dedi o dramatik ses tonuyla...
Yine geliyor, sümüksü ağdalı düşünceler kapıma.Zihninden çıkardığı tabancasıyla ateş etti, bir el. Ve herşeyi kaçırdığı gibi onu da ıskalamıştı.
Tren raylarında treni kovalayan, kaplumbağa gibi hissediyordu kendini. Duraklar hep mikropluydu belli ki mikroplar da hayatta ki ona ait rolünü üstlenmek istiyordu. Herşeyi içinden kaçıran adam kime el atsa, ense tokat girişiyorlardı. Ne de olsa milli güreşimiz diyerek, onu da içine atarak yoluna devam etti!?
Elisanın GünlüğüKayıt Tarihi : 8.9.2021 23:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!