Biliyor musun
Sensiz sokakların anlamsızlığını?
Biliyor musun
Geceleri yalnız başıma sabahladığımı?
Biliyor musun
Yağmura rağmen
Ayrılık varsa
Bu aşkın sonunda.
Tuttuğum elini,
İndiğinde o son durakta
Terk edip uzaklaşıyorsan
Ve
Yine ağlarken gördüm seni,gözlerin yaşlı,yaşlı…
Bir fırtınalı akşamın hüznü çökmüş üzerine.
Ağlayan sen misin yoksa,bulutlar mı desem?
Aynaya vurmuş,yaşlı gözlerin
Üzgün mü desem yoksa,süzgün mü desem?
Keşke bu halini görmeseydim.
Bir fırtınaya kapılmışım,
Issız bir çöle doğru,
Sürüklüyor beni...
Bir serap gördüm galiba.
Ne kadar safım bende.
Çöl nerede,serap nerede?
Tek kişilik bir masa
Bir yalnızlık hakim ortama
Karmakarışık düşünceler,
Sarmış sarmalamış kafamı!
Tasa üstüne tasa...
Seni sevemediğimde ben
Atıyorum kendimi sokaklara
Bir dilenci gibi,önümde mendil
Ellerim havada,yalvarıyorum Allah’ıma
O’ndan seni istiyorum.
Issız bir gece de çıkmıştım yola
Önüme koyulan engel tek bela
Oysa kararlıydım sana varmaya
Atlasam bu canım ziyan olur mu?
Dağlara taşlara hep sordum seni?
Kurtlara kuşlara hep sordum seni?
Neydi kaybettiğim
Bilmem ki
O da ne?
Zaten kaybettiğimi
Her neydiyse bilmeden
Hep dipsiz derinliklerde aradım
Bir kar çiçeği beyazlığı bulutlarda
Nar kırmızısı güneşin kızıllığı
Unuttum rengini vadideki zambağın
Ve sanki sen de oradaydın.
Unuttum adını anayım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!