Her şeyin üstünü örtüp iftira atacaksın
Bu dünyaya sanki sen kazık mı çakacaksın
Zannetme ki mezarda rahatça yatacaksın
Zebaniler gelince dur bakalım napacaksın...
Ekmek elden su gölden nasıl olsa yaşıyorsun
Daha ilk görüşte çok hoşlanmıştım
Nasıl olsa bir gün benim sanmıştım
Kendimi ona tam kaptırmıştım
Elimden su gibi aktı ve gitti...
Yıllardır yan yanaydık, hep beraberdik
Ekonomik kriz yok demesi kolay
Tarihte görmedik böyle bir olay
Sağanak sağanak yağıyor zamlar
Halimiz perişan bizi kim anlar?
Emekli perişan, çiftçi perişan
Bir ramazan daha geçti sensiz
Ve bir bayram daha babam
Yokluğun öyle belli ki
Hiç bir şeyin tadı tuzu yok
Hiç bir şeyden haz almıyor
Hiç kimseyi görmek istemiyorum
Eğer bitmişse arzular, umutlar
Çoktan geçmişse akşamlar, yatsılar
Elinden kaymışsa aşklar, sevdalar
Terk edip gitmişse dostlar, yakınlar
Duymuyor, dinlemiyorsa seni çocuklar
Uçup gitmişse son kuşlar
Masumca geldiğimiz şu dünyada
Günahlara yelken açıyorum ben
Girmem her ortama girmem hayatta
Kendimden bile kaçıyorum ben
O kadar gereksiz insanlar var ki
Sabah olunca hemen ordayım
Oradayım canım, karşı balkondayım
Bir an durup baş örtünü açıyorsun
Beni çıldırtıyorsun sen
Sen oradasın ama bende oradayım
Sen neredeysen ben oradayım
Hayat varla yok arasında bir çizgiden ibaret
Kimler geldi, kimler geçti bir rüya gibi hayret!
Geçmiş adı üstünde geçmiş
Gelecekse bir meçhulden ibaret
Gelecekte belki de yoksun farzet
Gün yaşadığın gündür
İçimi dökerim yazdıklarıma
Sitem ederim kızdıklarıma
Yazımı okuyup da bozduklarıma
Ne yapayım ne edeyim
Üstüne alınan alınsın artık.
Yazıklar olsun yazıklar bize
Söz geçiremedik şu gönlümüze
Ne istiyorsak ALLAH verdikçe
Yine de yenildik hep nefsimize.
Kudurdukça kudurduk, azdıkça azdık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!