Dünyada ve özellikle ülkemizde kadın olmak... Tüm insani özelliklerle birey olup kadınlığı hissedebilmek, yaşayabilmek... İnsan olarak değer görmek, kadın olarak kabul görmek... Doğal, gerçek yada sipariş üzeri sevgilerin yanısıra yada haricinde saygı görmek... Tüm kadınların aleni yada bastırılmış istekleri değil midir bunlar? Tüm kadınların, en azından insan olarak hakkı değil midir?
İnsanlık tarihinin başlangıcından günümüze süregelen bir misyonlar çerçevesi... Kadın doğurgan, kadın fedakar, kadın yuvayı kuran dişi kuş... Zaman ve tabularla kadın namus bekçisi, kadın namus timsali, kadın namussuz... Kadın baskı altında, kadın ezik... Kadın öğretilmiş, kadın sindirilmiş.... Kadın kadınlığından habersiz... Kadın kadınlığının inkarında... Yada kadın isyanda ve hatalı yansımalarda... Kadın baskılar altında patlamış, kadınlığını kirletmiş... Özetle kadın kişilik karmaşasında, kimlik bunalımında ve kendini arayışta...
Kadın tüm karmaşasında, bunalımında ve arayışında bölük pörçük... Üzerine giydirilmiş, belki bir boy büyük yada bir boy küçük gelen görev ve misyonların altında... Kadın başkalarının yazdığı senaryolarda baş kahraman, aslında figuran... Kadın, hayatının iplerini elinde tutmaya çalışan ama bazen görünmez iplerle bazense somut iplerle başkalarının ellerinde...
Kadın cinsiyet etiketinin altında.... Kadın damgalı... Kadın çok isimli... Tüm dillerde, tüm dinlerde... Özellikle ülkemizde, özellikle dinimizde... Baş tacı görülen, yürekten sevilen ama yine de insanlık ve kadınlık hakları çiğnenen... En ufak bir ‘yanlışında’ uçurumdan sürüklenen... Göreceli yanlışlara kurban edilen... Kadın terkedilen, kadın aldatılan, kadın cinsel bir objeymiş gibi kullanılan... Kadın destekleniyormuş gibi görünmesine rağmen kösteklenen... Kadın bir eksik etek... Kadın eli hamurlu... Kadın tekdüze misyonlu... Kadın kalıplı... Kadın kalıpları kırınca kötü...
yumuşakbaşlı rüzgarların kanatlarında bir yer bul bana
suyun ışıltılı sesleri aksın bir yanımızdan,
bir yanımızı defneler sarsın...
demir kollarının yumuşaklığında uyanayım sabahları
zeytin ağacının gözlerinde büyürken bir çekirdek
tesekkurler ve tebrikler
Erkeğin olması gereken desteğiyle, saygısıyla, anlayışıyla... Ama önce kadının kendi isteğiyle...
KADIN İSTEMEDEN ASLÂ!.. O İSTERSE DİKENİ GÜL EDER SUNAR, DİLERSE GÜL'Ü HÂR EDİP DALAR!
GÜZEL YAZINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDİYOR, SAYGILAR SUNUYORUM.
Dünyada ve özellikle ülkemizde kadın olmak... Tüm insani özelliklerle birey olup kadınlığı hissedebilmek, yaşayabilmek... İnsan olarak değer görmek, kadın olarak kabul görmek... Doğal, gerçek yada sipariş üzeri sevgilerin yanısıra yada haricinde saygı görmek-Diyerek bu farklığını paylaşımı bilenlerle paylaşıma sunan FUNDA ARKADAŞI bu başarılı çalışmasından dolayı kutluyorum kadın olamanın insan olmak demektir toplumsal olarak bu bilinci yakalayana kadar kaleminin daim olmasını dilerim saygılarımla
KADIN OLUNCA KONUDA SİZİN HAKİMİYET ALANINIZ BİRAZ DA KALEM ....... KEYİFLE OKUDUM TEBRİKLER FATMA HANIM
Hanımefendi
Doğru söze ne denir ki! Hele şimdi bir maço erkek modası çıktı ne demekse. İnanamıyorum. Hele trafikte araba kullanan kadınlara yapılanlar, tek kelimeyle iğrenç. Ne zevk alırlar bilmem.
Halbuki kadınlara bu haksızlıkları yapanları da bir anne doğurdu. Duvar kovuğundan çıkmadılar ya bunlar.
Gözlerinizden ışık, dudaklarınızdan gülümseme eksik olmasın.
Saygılar...
bilmiyorum çevremdeki kadınlara baktığımda değer bakımından bizden iyiler...
bize göre çok değerliler...
kadın oldukları niçin değil; anne oldukları için, bacı oldukları için, yüreğin diğer yarısı eş oldukları için, sevdalılar oldukları için....
mücadele belki...
ama genelleme asla..
en çok sömürü ve istismar belki de münferit denilebilecek olayları genelleme ile arz ettiğimizde oluyor...
insana insan gözüyle bakmalıyız.
ne erkeği erkek olduğu için ne kadını kadın olduğu için değerlendirmeliyiz...
sevgi varmı yüreğinde..
saygı varmı yüreğinde...
hoşgörü varmı yüreğinde...
değerlendirmeleri bunlara yönlendirmeliyiz..
selam ve saygılarımla...
Bu şiir ile ilgili 16 tane yorum bulunmakta