Adam olmadan önce insan olabilmenin en temel unsurudur kadın. Çoğu zaman değil, her zaman her gözün nuru, hayatın can damarıdır. İnsanlığın devamı için olmazsa olmazdır. En büyük dertlerin dertlisi, en büyük mutlulukların ardındaki kahramandır.
Kadın; denizin dibindeki inci, parlaklığıyla gözleri alan yakuttur. Küçük şeylerden mutlu olan, mutlu olduğunu da, mutlu olmasına sebep olanı da unutmayandır.
Hep zarar gören ama kimseye zarar vermeyen kişidir. Çilekeştir. Zillete düşendir. Bir kenara itilen, canı çıkana kadar dövülendir. Her kabağın başına patladığı yazgısı kara talihsizlerin talihsizidir. Allahın kadını bir emanet olarak verdiğini unutan adamlara adam olmadıklarını anlatan sessiz aktörlerdir.
Kadın; babasının ayakları altındaki paspastır. Bazen eşinin zulmünü görmezden gelen eş, bazen de abilerinin elinde kalandır. Erkeğin adının çapkına çıktığı tecavüzlerde adına kahpe koyulandır.
Şehit tabutuna sarılmış gözyaşı döken şehit anasıdır. Asla katillere boyun eğmeyen, bebeği sırtında Kurtuluş Savaşına mermi taşıyandır. En asil alın terinin en muhteşem sahibidir.
Benim bu satırları yazıyor olmamın vesilesidir. Canımın içi, gözümün bebeğidir. Gözünden damlayacak bir tek yaşa ömrümü feda edeceğim kişidir. Gönül bahçemde açan rengârenk güllerin arasındaki en güzel çiçektir.
İnsan olmanın vesilesidir. Havvadır kadın. Sevgilinin can damarı Aminedir. Latife eş Haticedir. Bir iffet abidesi Meryemdir.
Kadın?
Kadın her 8 Martta adına istatistikler tutulan, 9 Martta da unutulandır.
Yani kadın anadır, yardır. Kıymeti kıymetsizleştirenlerin karşısında dimdik duran candan öte candır.
Muaz KalaycıKayıt Tarihi : 5.12.2011 22:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!