Ömür,kendi karanlığının şifrelerini sunuyor.
El yordamıyla ellere giden bir yarin el sallama törenindeyim.
-El sallayarak uğurlanan bir maşuğun can kaşığı gibiyim Kedersizliğin soğuk çorbasını içercesine yudum yudum sensizliğin yurdu oluyorum.
Kader kendi ninnisi okuyor gecelerime.
Çaresizliğin çarmıhına giriyor bekleyişlerim.Bikri bir güneş doğuyor içimdeki senli kente.
Ve Aşk uyanıyor. Tek kişilik oyunumda sen perdesi açılıyor.
İşte ben burada uyanıyorum utulmaz aşklara.
Susturdum, bağrımda üşüyen aşk penguenlerini.Kutuplarım yok oldu.
-En sende eridi kıyılarım. Sensiz bir sınır çizildi.
Kundaklanmış özlemin mimlerinde umut kendi fenerini yakıyor.
Ulaşılmazlığın sığınaklarından çıkıyorum. Bitmişliğin vurgunlarında vurgulanan bir aşk öğesi oluyorum.
Tedirgin bir ceylanın gözlerinde seni buluyorum.Hasretsizliğinin son voltasında voltajı yüksek tutkulara yakalanıyor yaram.
*Kanıyorum aşk.
Yitik bir gölgenin serinliğinde saf tutuyor isteyişlerim.Senin nefesine karışıyor hisli bulutlarım.
- Vakitsiz benden gidişlerin öcündeki öcüleri bir bir yok ediyorum.
Sol yanımdaki çocuk kalan atışlara senli masallar anlatıyorum.
-Aşk avuntuların bam telinde …
Aşk yanımın yeni yürüyen çocuk yaşındaydım. Hüzünlere afacan, özlemlere yaramaz, bir gün gelişere biraz yorgun, biraz vuslata asiyim.
Sevgilinin yitik satır aralarında yitirdiğim aşka büyüyorum.
Yüreğim yüreğinin yan komşusu, sözlerin sözlerimin son sözlüğü. Sözsüz, sensiz, akıl almaz kalışların renksiz günlerindeyim.
-Dünümü yaşadığın ,günümü yaşadığın eskiz bir filmin karesindeyim. Kürelerin arasında karelerin perdelenmiş. Adın neydi sevgilim… Bak unutmuşum seni. Sahi adın neydi?
Çok mu bu unutuluş? Kendimden geçişin kısa film akropollerinde akredite etmiş sensizliğin son seneryosuyum.
Senin yerine benimle oynayan figüran güzellerin cilveleriyle aşk filmi çekilmez yaralım.
-Al beni gözlerinin yar ve yer yatağına. Sevilmek ile sevişmek arasında değil aşkımız.
Tutkulara durulanmış pak sevdanın güneş aynasıyız bilesin.
Yıldızları sundum gözlerine, sözler sundum bahtının gümüşlerine.
Altın bir tepside kalbimi sundum kahve niyetine.
- Gel köpük köpük iç beni kırk yıl hatırına, kırılmışlıkların hatırına …
Bir ömür ile bin ömür vaat edenlere inat seninle bir gün yaşamayı şifreledim geleceğe.
Damarlarımdaki ‘AŞK’ kanı akıyor sana. Bu yüzden kızıl isteklerimin okyanusu sensin. Hiç kirlenmeyecek tutku seliyle kana kana, yana yana sana akıyorum su perim.
Hayrettin TaylanKayıt Tarihi : 29.12.2010 10:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!