KaDeRiMiZi BeKLiYORuZ
Başka bir dilimiz, kanatlarımız vardı
Gözümüzü yummamız istenildi
Mevsimler yırtıldı, gökler yarıldı, sustuk
Sedef kakma ahşap kapılardan geçip
Tekilden çoğula geldik.
Artık hazırdık ağlamaya
Çağlayken meyveye durduk
Ama gene de muamma değiliz
Dört mevsimi yaşadık sıkılmadık
Günler mi yanlış, aylar mı tersti,
Fırat deli aktı ayaklarımızın altından
Sıra dağları yüreğimize gömdük
Genç yaşta daldık aşkın bedestenine
Aşk nihavent makamında geldi
Rast perdesinde takılıp kaldı
Yapayalnız kimliksiz, solmuş bir gülle,
Kalakalmış çocukluğumuz gibi sonbahar,
Hani leylekler gelecekti,
Kaderimiz ters-yüz olacaktı
Kafesteki kuş gibiyiz tutsak.
Şimdilerde, yıllar bizi boşadı
Köprüleri yıktık, gemileri yaktık
Atları özgürlüğe saldık
Bir masal dinletisindeyiz
Sabrımızın çiçeklerini suluyoruz.
Mutlu yaşantılardan vazgeçtik
Eski dostlar yok artık, onları unuttuk
Bir mum daha yaktık karanlığa,
Bir çocuk saflığıyla bekliyoruz
O kadar soğuduk ki, güneş ısıtmaz bizi
Zaman geçmişi, bir silindir gibi, ezecek olsa
Hesabı hiç düşünmesek
Her şeyi unutuversek, aniden sabah olsa
Pencereden bahar girse
Ölü vaatler ellerimizde kalmasa
Anlayacağız ki artık zaman içinde
Bir zamanda yaşıyoruz.
Yaşar Tandoğan Karabulat
Kayıt Tarihi : 17.2.2020 12:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kaleminize sağlık sayın Karabulat...
TÜM YORUMLAR (1)