Kadehim Şarabına hasret

'Saki nerelerdesin
Kadehim şarabına hasret
Dil damağa yapışmış nice geceler
Yoksa cana kast mı edersin
Muhabbete susamış dile nispet'

Ah ulan agop
Bak sana efendiler diliyle 'saki' dedim
Bir sevda fırtınasının artığıyım adamım
Yeşil şimşekler tekmeledi iğreti kulübemi
Dumanı halâ üstünde görmüyormusun
Kapından giren efsanenin

Bak bu sefer ayaklarımı kendim bulacağım
Söz,Masada da uyumayacağım
Ne olur utandırma yalnızlığımı
Yahu yemin ederim yanıma ihaneti çağırmayacağım
Şeytana peşin ödedim
Kadehleri bellerine sarılmadan okşayacağım

Ah ulan agop sen beni mutsuz sanırsın
Birde çulsuz,yolsuz değilmi
O sebepten erkenden kapatırsın
Ah ulan koca göbekli yalancı domuz
Tanısan utanırsın
Kadehimdeki şarap rengi yangınlardan
Kaçamayan kır menekşeleri tükürür yüzüne
Yağmur fakiri bulutlarca,yalan olursun
Şehrin üstüne çöken bu sinsi trajik geceden
Ruhuna bedduam yağar
Benden daha dertlisine razı olursun