bir yaşam daha vurdu
kuru bir derenin kıyılarına
acı bir tat yerleşti ağzımın içine
boğuyor söyleyememek
büyüleyen adını
çalıntı günlerin gideni
ıradı gözlerden…yitti
göstermiyor artık gerçeği
ıssız sokaktaki
son ışıktan süzülen
huzme
nereye yok oldu
içimdeki coşkusu
ilk zamanımın kırmızı çiçeklerinin
canımın paramparça kanayıp
ihanet anlarına bırakıldığı yerde
ışıksız söylemler
bir yılan gibi tısladı son sözleri
yeşillerimin sarıya döndüğü mevsim
artık çoktan yitti
…hazan
şarkısını yine
ömrüme mi geçiyor
zalimce
silindi artık ayak izlerim
yağan yağmurlarla
beni bulamazsın
akıyor delilenmiş
perişan şarkıların içinden geçen
bir gözyaşı kasırgası
bak süzülüyor rastık çekilmeyen gözlerden
dağınık anıların karası
ayrılık
her dökülen yaprağı
arsızca kollarına alıp
sığıntı bir yürek bırakıyor
tam orta yerine kaldırımın
ılık bir liman kentinden kaçışla
ayaklanıyor isyanlar
sessizce girince penceremden içeri özlem
mahcup serzenişleri yüreğimin
kollarını açtığında yeniden hiçsizliğe
kayıp ruhların içinde dansa başladığında
düşler ve anılar
ürkek adımların seslerinde
bir yaprak daha düşüyor gönülden
melodinin hüzünlü çığlığı eşlik ediyor
uzayıp giden yollara
fonda
üşüyen bir seste yankılanıyor veda
noktası konduğunda arzuyla yaşananların
ısrarlarım
bıraktı artık kendilerini
uçurumun kenarından boşluğa
ne yaparsan sen bilirsin
kapa kapağını kitabın
kopar son sararan yaprağı ağaçtan
ve yırt ömrümden bir günü daha
çek git sonra
“bırakmam seni sana/asla/sakın ha bırakırım sanma
bendeki senin bile bilmediğin bir sen”
kaçıncı yaprağısın ömrümün
sessiz bir gürültüyle çekip giden
15.12.2006
Atilla Güler
Atilla GülerKayıt Tarihi : 15.12.2006 12:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Serbest şiirin en güzel örneklerinden biri güzel bir okuma ile anlam ve mesajı olan bir şiir
Atillşa dost seni yürekten kutlarım kalemin hep yazsın diyorum
ısrarlarım
bıraktı artık kendilerini
uçurumun kenarından boşluğa
ne yaparsan sen bilirsin
kapa kapağını kitabın
kopar son sararan yaprağı ağaçtan
ve yırt ömrümden bir günü daha
çek git sonra
“bırakmam seni sana/asla/sakın ha bırakırım sanma
bendeki senin bile bilmediğin bir sen”
kaçıncı yaprağısın ömrümün
sessiz bir gürültüyle çekip giden
yağan yağmurlarla
beni bulamazsın
akıyor delilenmiş
perişan şarkıların içinden geçen
bir gözyaşı kasırgası
bak süzülüyor rastık çekilmeyen gözlerden
dağınık anıların karası
ayrılık
her dökülen yaprağı
arsızca kollarına alıp
sığıntı bir yürek bırakıyor
tam orta yerine kaldırımın
.....inanılmazdı..tekrar tekrar okudum..ve her fırsatta okuyacağım...yüreğinize sağlık..
TÜM YORUMLAR (3)