Kıymetini bilmedik, küstürdük biz İslâmı,
Çekip gitti yabana, mümkün mü etsin vedâ?
Kimin aklına gelir, kesip bizden selâmı?
Üç kuruşa satıp da, serveti etsin fedâ.
Osmanlı Avrupa’ya malum ya, hamileydi,
Avrupa da İslâm’a, gebelik etmekteydi,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Anlatımıyla ve akıcılığıyla, arı gibi özenle işlenmiş dizelerdi..Tek kelime ile harika bir eser, yazan yüreğin önünde saygıyla eğiliyorum...Kaleminiz daim olsun...
Saygılar...
Başarılarınızın devamını Dilerim
Hüsamettin Sungur
kutluyorum yazan güzel yüreği..
namık cem
Bedri bey...
O doğacak çocuğu bizlerde dört gözle beklemekteyiz hemde diken üstünde....Her şeyin gönlünüzce olması dileklerimle....
Harika bir şiir değerli üStad. Tebriklerimle listemde.
Selam, sevgi ve Saygılarımla.
Seyfeddin karahocagil
.......Sevgili Bedri Baba, Avrupalı , Osmanlıdan günümüze her zaman İslamın ve İslam düşüncesiyle birlike Türklüğün düşmanı olmuştur, bakmayın onların Demokrasi ve adalet sözçüklerine, Osnra Osmanlının Doğurduğu O çocuk çok gürbüzdü ama Onu sıtmaya ve vebaya tuttüranlar utansın, Ayrıca Elbette Ülkeminde ekonomik açıdan Avrupanın tümü değil ama bir çok ülkesi gibi gelişmesini ve Milli gelirin artmasını isterim, ama malesef bizim ülkemizde milli gelir artsada zenginin sofrasına gider, yoksulun sofrasınra sadece sofra artığı kırında kalır, dilerim bir gün güzel dilekleriniz gerçek olur ama genede sanmıyorum, yüreginize ve kaleminize sağlık tam puanımla saygılar sunarım, Saygılarımla
Bedri Bey,
hayâl de olsa hoştu...
Kimbilir,belki birgün...
Güzel şiirinizi ve güzel ümidinizi saygılarımla kutlarım efendim,,
Ünal Beşkese
Beklenenler ve beklentilerin ötesinde olabildiğince kendimize yetmenin çabası mücadelesini vermek en güzeli galiba, kutlarım çok güzeldi bedri Bey. Sevgi ve saygılarımla esen kalın!(10on)
Hüzünlü bir tefekküre gark etti güzel şiiriniz, yüreğine sağlık sevgili ağabeyim... sağ ol.
Baki selam ve muhabbetimle
Bir gün çocuk doğacak, bizler de göreceğiz,
Değersiz denilene, çok değer vereceğiz,
Moda deyip alsak da, yakıştı diyeceğiz,
Zenginlik bulsun bizi, yok olup gitsin gedâ.
Büyük üstadım sizleri okumak ayrıcalık,biz çıraklar sizden çok şey öğreneceğiz.Rehberimizsiniz sizler.Yüreğine sağlık.Bütün esereriniz gibi bu eserde bir harika,büyük beğeni ile okuyorum sizleri.Yüreğiniz dert görmesin,ömrünüz uzun ve hayırlı olsun,Allah yar ve yanrdımcınız olsun.saygılarımı sunuşyorum efendim.
Bu şiir ile ilgili 28 tane yorum bulunmakta