Kaçakçı Gölgesi Vurdu Sabaha

Hüdai Ülker
213

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Kaçakçı Gölgesi Vurdu Sabaha


Zaman yalpaladı karardı gözlerimiz yalanın ne kadardı cüssesi sanki
Hayat bazen ikramiyedir gökyüzüne bakarken kahkaha peydah olur
Başına buyruk deli kavramlarla genişliyordu genzimize takılan günler
Kulelerde kendilerine gelen oynak tüccarların her gün anlattıkları vardı
Mütecaviz korunuyor kazılan topraklar kabarıyor kıpırdayamıyor insan
Karanlık çıktı birden gece vurdu, günlerce gam çekti dişini çektiremedi
Çörek ve çökelektir öğle yemeği yalpalayan zamandır yarıp geçer geceyi
Bir çayır meselesi başladı kasabada ekabir duydu terlik giyip yola çıktı
Mutfakta tel dolap çoktandır paslı, tahta raflar ekmek ister zeytin ister
Kibarsan kabarırsın kaçakçıysan döner aklın havada o da müstahak sana
Bir ucundan sarıl dünyaya itibar düşkünü olma gelen gelir hiç yorulma
Biliyorum hafif bir sevda hayal edip durursun göz ucuyla bak belki rastlarsın
Ahşap çıkrığın serinleten sesiyle uyanıyorum çevreye alçak akacak biliyorum
O inleme sesi ki gece boyu avutur beni savurtur sincapların sert tarafını bile
Kasabada sabaha doğru kaçakçılık macerası duyuldu ah kimler vardı orada
Kimlerdi karanlık gözlerini karartıp hak edilmemiş mirastan pay alanlar
Bilmem benim taşlarım bana zahmet vermedi hiç kaç tane kırdıysam o çıktı
Uğradığım dağlar dağlamaz beni çıkarım zirvelere çiçekler hor görmez esmemi
Hafif bir kaçakçılık macerası duyuluyordu alçaktır azameti ceplerine yığılmış
Benim taşlarım dağlardan duman alır vadilerde dinlenir yalana takılmaz taneleri
Yaklaşmasın onların ayağa takılan yabani otları istemem bir tek tozunu silmeyi

Hüdai Ülker
Kayıt Tarihi : 9.10.2024 12:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!