Yaşımı başımı sorma be gülüm,
Yarına çıkmaya fermanım mı var.
Olurla olmazla beni deneme,
Sensiz yaşamaya dermanım mı var...
Duyar mı başkası yürek sesimi,
Ölen sevdamızın tutsam yasını,
Sev sevebilirsen sen başkasını,
Benim sığınacak limanım mı var...
Yazmıyor kalemim, sazlarım suskun,
Göz yaşlarım bile gözüme küskün,
Ruhum zaten ölmüş sen gittiğin gün,
Kaç kez ölür insan, bin canım mı var...
Sis, duman kaplamış dört bir yanımı,
Canım dediklerim yakmış canımı,
Kim görür yürekten akan kanımı,
Şu fani dünyada mekanım mı var...
Gölgeler kaybolur gece olunca,
Hangi bülbül öter gülde solunca,
Hele bir de yaş elliyi bulunca,
Gönül eğleyecek zamanım mı var...
Hak edemediysek mutlu olmayı,
Koyver, yaksın felek zalim dünyayı,
Kurusun ırmağı, deresi, çayı,
İçinde bir kalbur samanım mı var...
Be hey deli gönül, sevda hastası,
Kaldı mı dünyada gönül ustası,
Yarım kalsa şarkımızın bestesi,
Dile getirecek zamanım mı var...
Kolay mı çözülür ipek kozası,
Murat'ta günah çok, bitmez cezası,
Güneşi tenimi yakmayan yaz'ı,
Neyleyim, tütecek dumanım mı var...
25/02/2007 Anamur
Murat Nail Güney
Kayıt Tarihi : 28.2.2007 19:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!