Soluk soluğa çıktım uçsuz bucaksız hayat basamaklarını.
Tökezledim fakat hayat benden zaten aldı alacaklarını.
Düşünme yaz, düşman görünenlere ansızın yapacaklarını.
Kaç defter eskittim bilir misin şu dertleri yazacak.
Çiğ tanesinin yaprağa dokunuşu gibi pare pare erir yüreğim.
Aynaya bakmaya korkar oldum söylesene nasıl güleyim?
Söyle, olmayan düşlerimi nasıl aydınlıklara süreyim?
Kaç defter eskittim bilir misin şu dertleri yazacak.
Ferman verdiler yaşantıma denizler gibi taştım kendi içimde.
Kim istemez yalan dünyada yaşamak bir gün huzur içinde.
Nietzsche gibi hiçliğe bakar gözlerim ansızın gecenin beşinde.
Kaç defter eskittim bilir misin şu dertleri yazacak.
Hayret ettim kendime sordum, nasıl çektin bunca gamı ?
Boşlukta bir yerdeyim sessizce ruhundan kopanı tanı.
İkna olmaz gözlerim görmeden gönülden dökülen binlerce kanı.
Kaç defter eskittim bilir misin şu dertleri yazacak.
Gece çökünce başlar vardiyam karşımda sahte suratlar.
Tuhaf bir radyo ile dinledim hiç duymadığım hayatlar.
Derdime dert ekler lakin kaderime benzer bir kutu seste olanlar
Kaç defter eskittim bilir misin şu dertleri yazacak.
Kayıt Tarihi : 8.9.2023 23:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hayatın en içinden gelen bir şairin yaşadıkları.
Değerli yorumunuz için çok teşekkür ediyorum.
TÜM YORUMLAR (2)