İbret almak ister isen,
Kabirlere bak ibret al.
Sonunu görmek istersen,
Kabirlere bak, ibret al.
İster konak, köşkte otur.
Akıbet mekânın budur.
İki metrelik bir çukur.
Kabirlere bak, ibret al.
Sığamayan konaklara.
Yatamayan yataklara.
Girer kara topraklara.
Kabirlere bak, ibret al.
Gör bak ne olmuş halleri.
Tutamaz olmuş elleri.
Söylemez olmuş dilleri.
Kabirlere bak, ibret al.
Ne ağlar, ne gülüşürler.
Ne yanar ne de üşürler.
Ne bilir ne düşünürler.
Kabirlere bak, ibret al.
Kimi zengin, kimi fakir.
Kimi soylu, kimi hakir.
Kimi Mü’min, kimi kâfir.
Kabirlere bak, ibret al.
Ömür kısa çabuk geçer.
Ne ihtiyar ne genç seçer.
Ecel şerbetini içer.
Kabirlere bak, ibret al.
İster bin yıl ömür yaşa.
Ecel gelir elbet başa.
İsmini yazarlar taşa.
Kabirlere bak, ibret al.
Kabirlere eyle nazar.
Son durağın olur mezar.
Mezarını eller kazar.
Kabirlere bak, ibret al.
Biraz hüzün biraz keder.
Eşin dostun hep terk eder.
Seni bırakıp da gider.
Kabirlere bak, ibret al.
Aldanma dünya malına.
Hiç biri kalmaz yarına.
İmanın kalır yanına.
Kabirlere bak, ibret al.
Kayıt Tarihi : 10.6.2016 19:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!