Zindanlar gökyüzüne yükseldiğinde,
Yıldızlar yeryüzüne çakıldığında,
Ateş donup, su yandığında,
Rüzgar daralıp, gevşeyip, uzadığında,
Hayaller hayal olduğunda,
Gerçekler yalan, doğrular yanlış,
Hüznümü delen gecede yağmurla ıslandı sözlerim,
Hasret ayazım oldu kabusumda üşüdüm.
Matemi içime, ruhumu dışıma fırlattım bu gece,
Mahalle aşk kokuyor,
Gönlümü ateşe verdim, yansın, bitsin bu gece.
Sevemezler seni ben gibi,
Ben sevmedim taptım.
Bilemezler aşkı senden yana,
Senden yana aşkı tattım.
Çekemezler ben gibi,
Senden yana zulmü tattım
Hani benzetmek gibi olmasın,
Sen bensiz ceza almış bir köpek gibi,
Ve yağmurun altında terkedilmiş.
Yanlızca ben duyarım sesini,
Ben işitirim parçalanmış sesindeki,
Hıçkırık dolu çığlıkları.
Haykıran kırbaçların sesi melodi olmuştu ruhuma deva,
Vokalde, yere düşen kan damlalarının soğuk yankılı sesi,
Havlayan kuduz köpeklerin ürkekliği üzerime çökmüştü,
Issız tan ağardı derken zaman gülüp geçti karardı hava.
Gözlerimden süzülen damlaların içinde gülmekten,
Garip bakışlarımın arasında kıskanmaktan,
Haykıran kahkahalarla, haykıramadan ağlamaktan,
Ve niceleri aklıma takılanlardan bıktım.
Ardıma bakmadan kaçarken geri dönmek istemekten,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!