K a p ı Şiiri - Habibe Merih Atalay

Habibe Merih Atalay
496

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

K a p ı

K a p ı ya dair K a p ı da K a p ı sız K a p ı gibi K a p ı lı Kapının kapısı
Kapı kapalı

K a p alı K a p aklı Kalpaklı kapı

Kapı demek istemedim
Ben kapı demek istemedim

İstedim ki..

Söz ağzımdan çıktı bir kez. Söz ağızdan çıktı. Bir kez.

Unut. Kapıyı unut. Bir kez.

Bir kez de olsa onu unut.

Kapalı olduğunu Kapı olduğunu Kalpaklı olduğunu

Unut

Gitsin.

Sen bunu unut git Sen beni unut git
Sen

K a p ı
K a p ı ya dair K a p ı da K a p ı sız K a p ı gibi K a p ı lı Gibi sen
Unut
Git
Sin

Vurdum duymadın
Duyma
Vurdum

Sana dairdi Şairdim sana Şiirdim senle Urdum

Sen
Git sen
Git sen
Git

Kapıdan Kapalı kapından Kapaklı Kalpaklı Kapından

N e l a z ı m? N e l a z ı m? N e l a z ı m?

Yurdum..

Bitti beyaz Yaz Bittim sen yaz Kar be kar Yaz Yaz be kar Yaz

Ne lazım?
Yurdum Urdum Vurdum
Kapı

Her yaz kapı Her yazı kapı Her yazıt kapı
Her her Yaz yazı yazıt
Kapı

Aralıksız Dermansız İrince

Keyfi yok artık Dudağımda Keyif yok
Saz yok artık Sağımda solumda
Bağım yok Bahçem yok Bozumum yok
Bileyişim yok Sihrimden çıkardığımın
Damarımdaki kanımın Akışınım
Hızımı kesen Söz imim yok

Kapı

K a p ı K a p ı ya dair K a p ı da K a p ı sız K a p ı gibi K a p ı lı Kapıldım
Kapıldım

“Kapıldım Gidiyordum Bahtımın Rüzgarında”
S e n s e v m e S e v m e s e n

Duruşum bozuk benim Bozuk Sahte duruşum benim Esasında
Kimsesiz dünyalıyım Bir o kadar da..
Kapı
Açılmasız Değirmi
Hoyrat düzlemimdir ki Bir o kadar da..
Kapı
Eşim bu Benzerim bu K a p ı
Bu K a p ı ya dair Bu K a p ı da Bu K a p ı sız K a p ı gibi K a p ı lı Dostum

Hanimiş gelen?
Dost muymuş?
Sordun mu?
Yoo!
Hayır hayır
‘Ah’ şiir değildir diyen Dost değildir
Şiirin ahsızı vahsızı Bilmez dostluğu
Hele bir kapın olsun senin Anlarsın
H a n y a y ı
Konya’yı

Habibe Merih Atalay
Kayıt Tarihi : 3.4.2009 21:49:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


“Kapı, kapanmasını açılma olanağına dayanarak sahneler. Kapanmış kapı kendi açılmasını erteler ve onu bir ayrım haline getirir; aynı zamanda bu ertelediği ayrımı –olanaklarının bu oyunu içinde– kendi üzerine alır ve yalnız bu yoldan kapanmış olma etkisi yapar. Kapanmış kapı ayrımın ayrımıdır: Kapalıyken açılmış kapının (ayrım) kapanmasındaki yeni ayrım, yani o ayrımın ayrımı. Erteleme ve ayrımı (la différance’ı) kapının kendi üzerine almasını ve alırken ondan yeniden bir ayrım yaratmasını genel olarak kapı motifi diye adlandırmak istiyorum. Kapı devinişlerinin iki türlü ertelenmesi, yani açılması ve kapanması arasında (kapının “tereddüt”ü) yine de ve yeniden kapalı kalır ve kendi böylece “kapı” (yani kapanmış) olarak sergiler. Kapı bütün ertelemeleri bir kez daha erteleyerek kapanır, yani kapı olur. Ne açık ne kapalı, ama yine de kapanmıştır. Bu düşüncelerin bütününden çıkartabileceğimiz sonuç şudur: Transendental anlamı olmadığı gibi, kapının özü de yoktur (yine de bu nokta onun bir özle ilişkiye sokulmasını engellemez) . Kapanması ya da açılması kapının ne olduğunu söylemez. Üzerinde konuşulan kapı bir thema, bir konu değil, ama sahneye konmuş, sahnelenmiş bir şeydir: Kapının konuşması (Simmel) onun böylece kendi kendini sahnelemesinden başka bir şey değildir. Kapı, kendisi için hiç bitmemiş, hiçbir zaman tam dolma noktasına gelmeyen bir konu olarak, gerçeklik, eylerlik (Wirklichkeit) ve bağlamın tüm tözselleştirilmelerini aşar: Kapının kapalılığı hiçbir zaman bir thema değildir. Ayrıca kapanmış kapı, kendisi aracılığıyla kapatılan bir geçide ait olabilir. Böylece yüklemlenebilir varlığı (“Kapı kapalıdır”) içinden-geçilebilir bir varlığa, bir poros’a dönüştürür. Kapı bir geçidin yolcusudur: Onun ileriye ve geriye yolculuklarının motifi kapatılmaktır, bu da kendi devinirliğinden geçici olarak çıkma anlamına gelir. Böylece kapı bizim için varlığın eşiğinde durur, orada görünüş kazanır. Bu özsüz görünüşüyle o varlığa, daha doğrusu, varlığın uzay zamansallığına aittir.” Önay Sözer’in Dipnot- sanat ve tasarım yazıları sayı 3– 2008. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi yayınındaki Kapının Geçirgenliği, Başkası ve Aşkın Dünya başlıklı makalesinden alıntıdır.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Habibe Merih Atalay