K-3 AD. Azıcık çimdikle... Şiiri - Yorumlar

Üstadım ne azıcığı.. Baya çimdiklenmemiz gerekiyor. Değilse inan hiç akıllanmayacağız. Gıdı gıdı yaparken ömür bitip gidiyor. Espirili bir şekilde yaptığınız uyarılar çok güzeldi. Kutluyorum üstadım.

Akıllı olmak için
Aklımın peşine düştüm
Aklımla bin yaşadım
Akılsızlıklarıma şaştım.

Az gittim uz gittim
Alıp ömrümü kaşıdım
Ah ile vah ile yandım
Akılla yaptıklarıma kandım

Aklım, aklım derken
Aklım delirdi erkenden
Acaba bilmiyorum neden?

NEDEN?!!
TAM PUAN

Ahlarım var benim
Arkamda bıraktıklarıma
Antlarım var benim
Akıp gelen ufuklarıma ...

ufkunuz her daim nehirler gibi aksın üsdat...kutlarım saygılarımla

Hani insan der ya 'Şimdiki aklım olsaydı'..........onun için gerçeketen aklın peşine düşmeli....irdelemeli..değerlendirmeli..........değişimleri farkederek yaşamalı...........kutluyorum 'A' harfinin kuşattığı güzelliği tüm yüreğimle ve tam puanımla..........saygılarımla..........Saniye Sarsılmaz

tebrikler
namık cem

üstad a harfi sayenizde vay be neymişim diyordur :))) saygılarımla mehmet yücedağ

YÜCE KİTAP'TA SIKÇA AKLEDENLER LAFZI GEÇER.

NEFİS ŞİİR İÇİN TEBRİKLER.

TAM PUAN.

SELAM VE DUA İLE.

Ahlarım var benim
Arkamda bıraktıklarıma
Antlarım var benim
Akıp gelen ufuklarıma

Aklımla önümdekini
Aklımla arkamdakini
Akıllıca tartıştım
Ak felsefeler içinde
Azıcık ne olur çimdikle

her şeyin başı olan aklı aklıllandırmayı murad edinenen hoş bir çalışma tekekkürü içiinde yüreğine sağlık değerli gönül dostu
selamlarımla

KARANLIK FYKYRLERE ALTERNATYF BYR ÇALI?MA...ANLATIMSAL YO?UNLUK ÜST DÜZEYDE...SADE VE ETKYLEYYCY BYR YFADE TARZI...YÜRE?YNYZE SA?LIK ÜSTADIM..SAYGILARIMLA...

Şairde kafa ve bilgi karışıklığının yoğun olduğu bir ( diğer bir çok şiirinde olduğu gibi) çalışma. Şiirde ahkamla haklılık sağlayış, dolysıyla felsefeyi tanımlamada kavram kargaşasında yansıyan akılsal alaycılık kolaycılığı öne çıkmış. Zenon çıkmazları gibi bir zihinsel yanılsama bunun zorunlu sonucudur. Basit bilmezlik çelişki ve yanılmalarını, felsefe olarak görmüş. Oysa felsefe sürekli oluşturlan dünyayı değiştirme temelli realite uygusallığı olan bir anlamda bilimler bilimi olan tutumlar aktivitesidir . Her düşünenin felsefe yaptığını sanmak felsefeyi hiç bilmemektir. Örneğin salt akıl peşine düşmek, düşünceden düşünce üretmek gibi şiirde işlenen metafizik tavır ve yatkınlıklar felsefe, hemde bilisel felsefe içine sokulmuş bir truva atı gibi kullanılmış. Örneğin hayalciliği felsefe kavramı içinde görüp çimdiklenmek tam bir kafa karışıklığı ifadesidir.Mızmız bir anlatımla sözcük oyunları var edilmiş.Kendince spkülatif olan ''çözümsel felsefe'' yanlışlığı yani felsefeyi dil sorununa indirgeyen, yani kendini felsefe sayan bir yıgın felsefenin irdelenmiş açıklanmış bütün çelişkileri şirde ihdas edilmiş. Oysa felsefede pratikten kurama, kuramdan pratiğe, sonra tekrar kuram ve pratik ilkesi; şairde soyuttan soyuta açmazı ve idealizmi aşırı baskıncı zorlaması ile yazılmış, kolaycı bir oluşturma yapılmış. ''Düşünüpte ne yapacaksınız'' çıkarsaması yapılacak, pasifize bir öğütçü gizeme kaçan; ''Aklımla önümdekini
Aklımla arkamdakini
Akıllıca tartıştım
Ak felsefeler içinde
Azıcık ne olur çimdikle'' fizik dışılıkla yoğrulmuş duygu tepkimesinin en açık kanıtı. Bunlar çağlar boyu aşılmış düşünceyi bilmemekten kaynaklanan kişisel yanılgı ve ''Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın'' uhtesindeki kaçınılmazlardır.Günümüzde üç temel grupta toplanabilen, bu yanıltıcı bilmesinlercilikakımları; 1- Şiir: çözümsel felsefenin (semantizm, Yeni olguculuk...) 2- dil (lenguistik) felsefenin (Georges Hamann,Wilhelm Von Humboldt...) ve 3-uygusal felsefenin (Spinoza, Kant, Nietzche, prağmacılık,Bergsonculuk, varoluşculuk... gibi) tüm çelişki ve açmazlarını şiire sıkıştırmış. Yani bir tekrar ediş. Hele bu kaşınmanın en dik alası semantiklerde; akıl ermezliği, kafa karışıklğını, kolaycı çözümle güya ortaya sererler. Onlara göre ''hırsızlık'' kavramını dilimizde atarsak, toplumda hırsızlığın kalmayacağını söylemişlerdir.''A, aa, aaa, baksana
Ah, vah kalmadı ömür
Aktı hayat hır gür
Aklıyla bin düşünür
Alır eline kelini üşü '' Bakın bu düşüncede düşünmemenin en akıllı yol olduğunu ve akılcı, nesnel, somut ve bilisel uygulanır düşünmeye sırt dönmüş, düşünmeyi toplumsal hırgürün temel nedeni sayacak kadar cüret yapmış metafiziktir.Bu şairin handikapıdır.Şair hiç bir şey üretmeyip kendince, bilmezliğin kör döğüşünün ıralıklarını felsefe saymış, bu konunun bilmezleri için yeni bir kafakarışıklığı eklemiş. Bence bu fesefeden ziyade, çevresine bakarak akıl erdiremeyip coşan, duygu yüklemli atalarımızın tavrıdır.Salt duygunun felsefede yeri olduğu söylenemez. Felsefe daima bilimle atbaşı gibi ama biraz önünde giden bir bilimsel tavırdır.Bu yetkinlikli insan,ancak felsefecidir. En azından bir bilimselden, deneyci çıkarım yapmaktır. Şairin yaptığı gibi boş sözcülük değildir kanımca. Hele şairde akıl kavramının anlamı pek ilğinç, öncel verilmiş tamamlanmış, bitmiş bir yetkinlikmiş gibi işlemesi çok ilginç! Kant'ı dahi aşamamış.
Şiiri felsefik değilde duygu coşması olarak ve mizahi gündeliğini, ele alırsak kişisel yanılgılara düşüşümüzü göstermesi bakımından önemli ve kayda değer olmakta.