Öyle bir zamanda üfle ki ruhuma
kaybetmek ve birolmak farz olsun,
şu deneme-yanılma yöntemiyle öğrenme stratejimi
kökünden atıp kurtulan bereketli aşkına..
Öyle bir zamanda göğe yükseltsin ki seni Xuda
unutmak ve ikiolmak farz-ı kifaye gibi
yapılacak en büyük günaha,
karşılık gelen faturaya tabii!
Öyle bir ışık yak ki bana
gözlerim saçtığın o parıltılardan kör olsun!
Tüm ahlak kurallarımı,
yargılarımı;
alışkanlıklarımı,
zaaflarımı yok etmeyi başarsın
kökten koparıp atsın
o bağlılığın,
geçmişin üçüncü derecede yakıp attığı
yeminlerimin nasırlı şartlarını!
Öyle bir koku sal ki
-burunlarımdan girip yutaktan kalbe geçen..
damarlarımı aşkının özgürlüğüyle genişleten..
ve Jiyan a gebe kaldırtan..
Öyle bir nefes ver ki
akciğerlerim onunla dolsun;
aşkınla,
aşkının rahatlığıyla..
Ve öyle bir şeyler iç ki..
Deri(n) den afrodizyak kokular terlesin,
terlesin de
tadayım,
sindireyim
aşkının o karabasan erotizmini...
04/06/11,Smyrna
Kayıt Tarihi : 9.7.2012 16:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)