Bozova İç Anadolu bölgesinde bulunan 3000 nüfuslu küçük bir kasaba. Bu kasaba 5 yıl önce belediyelik olmuş ve belediye başkanlığına ilk Ali Cavuşoğlu seçilmişti. İkinci seçimde Ali Cavuşoğlu yine adaydı. İkinci kez seçilmesi kesin gözüyle bakıldığından, geçen haftaya kadar kimse rakip olarak karşısına çıkmamıştı. Başkan, sevilen ve sayılan biri ve çok zengin ve köklü bir aileden olduğu için kimse kendisine rakip olmak istemiyor. Başka bir neden ise, başkanın dürüst, çalışkan ve okumuş biri olmasıyla reisliğe en layık kişi olarak görülüyor çünkü belediyeye çok hizmeti olmuştu.
Bir kaç yalın ayağın gazına gelip kasabanın Hekim’i de adaylığını açıklamıştı. Hekim, başkan kadar itibarlı, zengin veya çevresi geniş biri değil ama Güdük’lerin desteğiyle başkanlık yarışına katılmıştı. Hekim, hızla seçim propagandasına başlamış, kasabanın ileri gelenlerini teker teker ziyaret edip oy istiyordu. Seçilebilmesi için çok çalışmalıydı çünkü başkanda bulunan avantajların hiç biri kendisinde yok. İğneyle kuyu kazarcasına başkan olacaktı, başka yolu yoktu! Bayağı oy sözü aldığından keyfi yerindeydi. Hatta başkanlık hayallerini bile görmeye başladı.
Başkan seçilince doktorluk yaptığı yıllardan daha fazla hatırı sayılacaktı. Geleni, gideni, arayıp soranı, bir şeyler isteyeni hatta yalvarıp yakaranı eksik olmayacaktı. Büyük şehirlerde büyük insanlarla önemli toplantılara katılacaktı. Lakabı bile değişecekti; insanlar kendine Hekim değil Başkan diyeceklerdi. Gerçi, hekimlikten gocunmuyordu ama başkan olarak anılmak daha çok itibar sağlayacaktı. Başkanlığın hayali bile güzeldi: “bu işin bir de tamamen duygusal yönü var… Başta, yıllardır bindiğim külüstür arabadan kurtulurum, ne de olsa gıcır gıcır bir makam arabam olacak artık. Hem çevreme de faydam dokunur, damadımı işe aldırıp makam şoförlüğüne atarım. Murat hem para kazanır hem de bir baltaya sap olur. Bu sayede kızım rahat yüzü görür. Kerata Selim’i de belediyenin bir köşesine sıkıştırırım...” Yaşar bir anda irkildi, Güdüklerin çoban karşısındaydı:
- Sayın başkanıııım! Nasılsınıııııııız! ?
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta