Jandarma Şiiri - Recep Uslu

Yaşar’ın göğsüne silahını dayadı,
- Durdur len arabayı, in arabadan sende in lan, indirin arabanın üzerindekileri , sizde kacak var arama yapacağım
-Valla sahibinin haberi var
-Neyin sahibi
-Ayçiçek tarlasının
-Bana ne Ayçiçek tarlasından, durmadığınıza göre sizde kaçak var.
-Kaçak ne ki?
-Dalgamı geçiyon sen benle, niye durdurmadınız arabayı,
-Korkutma çocukları candarma
-Kaç yaşındasınız siz
-Onbeş
-Kocaman adam bunlar , niye durmadın oğlum..
-Yaşar niye durmadın
-Korktum
-İnsan candarmadan korkar mı, biz sizin güvenliğiniz için jandarmalık yapıyoruz.
Yaşarların eşek arabası vardı, at arabasından bozma küçük bir araba. Yasarla ben her ağustos ayı sonuna yakın boğazlar mevkisine gider oralarda kelleleri kesilen Ayçiçek saplarını söker arabaya yükler ilçemize getirirdik. Avluya güzelce dizer vakit varsa gene giderdik. Beş kilometrelik yolu tıkır tıkır giderdik.
Boğazlar mevkisindeki arazi bizim köylülere aitti. Mutlaka köyden bir arkadaşımız , akrabamız olur, onlarla oyunlar oynardık. Öğlen sıcağında , deredeki suyun önünü otlarla ve taşlarla doldurur suyu biriktirir cimerdik. Ekmeğimizi katığımızı paylaşırdık.
Bazen arabayı doldururduk Yaşar tek başına gider boşaltır gelirdi. O gelinceye kadar ben Ayçiçek saplarını söküp hazırlardım. Sanırım bu saplar kışın soba tutuşturmakta kullanılırdı.
Sıcak bir ağustos günü yine arabamızı doldurduk, Yaşar öne Ayçiçek saplarının üzerine oturdu ben arkaya Ayçiçek saplarının üstüne oturdum yola çıktık. Önümüzde bir jandarma ve elleri önünden kelepçeli bir adam yürüyordu. Yanlarına yaklaşınca jandarma Yaşar’a “dur” dedi. Yaşar durma yerine arabayı daha hızlı sürmeye çalıştı, Jandarma koşarak yetişti ve elindeki kasatura takılı mavzerini Yaşar’ın göğsüne dayadı:
-Dur dedim san in aşağıya
Diye azarladı.
Yapacak bir şeyimiz yoktu, korkudan titreye titreye hazırolda dikildik.
-Bak bunca yoldan yaya geliyoruz durun da biz de arabaya binelim
Dedi.
Elleri kelepçeli adam , jandarma birde biz Ayçiçek sapı yüklü tek eşeğin çektiği küçük arabaya sapların üstüne oturduk hiç konuşmadan ilçeye geldik.
-Durun ineceğiz
Dedikleri yerde indirdik, Yaşarla birbirimize baka baka güle güle evlerimize geldik.
Ertesi gün de taşımaya devam ettik.