İZMİR ŞİİRLERİ

susuyordum ben
ismindeki sesli harfler
konuşuyordu sadece
ve suskunluğumu
asıyordu soru işaretlerine.


..

kırdım sana yazdığım şiiri
toplayıp yerli yerine
koysan bile mısralarını
bulamazsın,
yerde can çekişen
virgülü,
nereye koyacağını.
..

sakın kanıp
gitmeyesin
gökyüzünün şaşaalı
reklam panolarına
zamanla
kayıp gidiyor çünkü
hepsi.
..

gardiyan zaman
bir yolu düşündüm
birde istemeden bayramı

müzik, kırılgan bir yanılsama yaşatır
adı sanı bilinmez
yanılsamaların peşinde
..

Bu şehrin geceleri
aydınlık gündüz gibi
gelip sarmalar beni
pencereme yakın ay

Sen şehrim gibisin
hep devinir saçların
..

Evet temizdin; bir çöl kadar

Seninle teyemmüm ettim

Denizi buldum sonra

Teyemmüm bozuldu
..

sensizliği,
izmir gecelerinde yaşıyorum...
mazideki yaşananları
andıkça,
yaralı yürek taşıyorum...
..

Muhammed aşkıyla yanar,
Yanar yürek kül olur,
Hüseyni bir kıyam ile,
Coşar coşar sel olur,

(''Lalezar''kitabından)
OCAK 1995
..

“Enişte”
deniz nasıl?
havuz nasıl?
güneş nasıl?

Surf Cennetindeki turistler nasıl?

..

yağış ol
ıssızlığıma
sığılığıma
in
çisil çisil

cemre ol
..

Bir yanın derya deniz
Bir yanın salkım söğüt
Gündüzün başka dünya
Gecen çok özel

Arkanda yeşilbağlar
Yanında sıradağlar
..

hamaklar kurup
kelimelerden
sallayıp uyutmadım ki seni
ne geçtiyse
yüreğimden
söyledim
hepsini.
..

görmemiş herhalde hiç
sokak lambaları
kendini
aydın-lık
sanan.

06.08.2003 / 01:47 İzmir
..

dağımın en güzel gülleriydi
az ömürlü mayıs çiçekleri
gözümün gölgesi yetmedi bedenlerine
bir sabah apansız 'güneşe gömüldüler'
solgun suretlerinden önce
beş yıldızlı vitrinlere asıldı yaftaları
bizim de defterimize yazıldı kara
..

Suskunluğum feryadıma perde,
Pare, pare dil yine hun oldu.
Fırlayıp erişti gökyüzüne,
Gam bulutları sırdaşım oldu.

Feryada gem vurulmaz inatçı,
Çaresiz figanım helak oldu.
..

kırdım,
tüm vazoları
yaşaması için
bütün
çiçeklerin.

31.12.2003 / 17:37 İzmir
..

kelimelerin ana diliyle seslendim sana,
hem de çıkıp yüreğimin en yüksek yerine
sense kapatıp pencereni,
çektin hem tül
hem de kalın perdeni


..

Bulutlandı yürek,
Sağanak göz yaşlarımda saklı...
Ağlama bebeğim!
Bu yağmurda geçecek
Geride enkaz bırakarak

İzmir/2001
..

Pasaport iskelesindeyim. Bostanlı vapuruyla karşıya geçeceğim.
İskeledeki görevli bir dergi uzattı.
Derginin üzerinde ‘’Cumhuriyet’in İzmir’i’’ yazıyor.
Vapuru beklerken içeriğine şöyle bir göz attım.
9 Eylül 1922 de İzmir’in kurtuluşundan sonra şehri terk edenlerce
Yakılıp yıkılışının çarpıcı yazı ve resimleri ilk planda dikkatimi çekti.
Bu dergiyi daha sonra daha da dikkatli inceledim.
..

Birazdan İzmir olacağım.
Gözlerim körfez mavisi
Saçlarım yeşil irisi
Kaşlarım seyir terası olacak...

İmkansız mı?

..