İzmir Sihri
Nefesimde taşıdığım, özel anlarımın,
Yüreğimde filizlenen, tüm aşklarımın,
Gizemli sokaklarında yürüdüğüm…
…İzmir, tenime bulaşmış alışkanlığımsın.
İzmir, vazgeçemediğim bir yaşamsın.
Bilemezsin hayat, seni nereye çeker,
Sanki tenin gitmez de, bakışın dürter.
Bir yorgunluk olup düşersin, kemer altına…
…Cezvesinde telvesi, Türk kahvesi bekler.
İzmir, tarife sığmaz, ancak yaşanırsın.
Her adımı bir zenginlik, paha biçilmez.
Taşır bağrında; zengin demez, fakir de demez.
Tüm alışkanlıklar yaşanır da, gözle görünmez.
Her sınıftan hayatı, taşır bağrında…
İzmir, gönüllerin sultanı, özgürlüğün durağı…
Nif dağının eteklerinde, Buca doğmuş kuşluk vakti,
Çok eskiden; sümbül, yasemin, hanımeli kokarmış.
Şimdilerde çocukların gözleri yaşlı, yürek ağlarmış.
Hayat bükmüş belini, zaman ömrü harcamış.
Buca’yı anlamazsan, İzmir’i çözemezsin.
Göztepe sahilinde zaman durmuş, güneş sokulurken,
Aşkın nefesinde saklanıyor, ruhum çıldırırken,
Denizin dalgaları kabarıp ta, kıyıda patlarken,
Dalgınlığım kendine geliyor, uçan martıyı seyrederken.
Göztepe’yi yaşamazsan içinde, İzmir’i göremezsin.
Karşıyaka İzmir’in kendisi, yüreklerin çarptığı yer.
Aşklar bir başka yaşanıyor, en derin denizler gibi
Sokaklarında gezerken kaybedersin kendini,
Bir masal şehri sanki gündüzleri, geceleri,
Karşıyaka’yı görmezsen eğer, koca İzmir yarım kalır.
Oktay ÇEKAL
18.08.2016-16.27
Kayıt Tarihi : 2.12.2016 01:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!