Yok bu sese kulak veren senelerdir nafile,
Nereye gider şimdi bunca insan, bunca kafile?
Binlerce canımız gitti, binlercesi yaralı,
Kim hesap verecek sorun bu muhteris gafile!
Çekildi altımızdan ansızın asi nehir,
Yıkıldı üstümüze gayrimeşru rantiye!
Küllerinden doğacak yine on mukaddem şehir,
Kalkacak bu toz duman, bu fecaat şantiye!
Sokaklarda şubatın ilk günlerinden bir soğuk,
Kalbimizde feryatların kopardığı fırtına.
Beton dehlizlerden duyulan sesler var boğuk,
Rabbim böyle ağır yük, vurulur mu insan sırtına?
Gaflet uykusu içinde karanlık ve de sessiz,
O uykunun kabusunda binlercesi nefessiz.
Bu meclis ki biteviye, ilimsiz ve de fensiz,
Müstahak mı bu millete defnedilmek kefensiz!
Ekranlarda günler sonra yaşanan bir mucize,
Mucize haberleriyle masal anlatmayın bize!
Binlerce canımız gitti, binlercesi yaralı,
Kim hesap verecek sorun kifayetsiz acize!
Hemen adını koydular: “Yüzyılın Felaketi!”
Esas felaket askerin bağlanan basireti!
İmar veren akraba, iskan alan hemşeri,
Enkaz altında memurun olmayan liyakati!
Şimdi binlerce hayat rakamlardan ibaret,
Yok üç parça bez kefen, hani nerede diyanet?
Milyar liralık bütçeyle cuma hutbelerinde,
Sefalete isyan değil, sabretmeyi vaaz et!
Gaflet uykusu içinde karanlık ve de sessiz,
O uykunun kabusunda binlercesi nefessiz.
Bu hükümet biteviye, ilimsiz ve de fensiz,
Müstahak mı bu millete defnedilmek kefensiz!
Gün gelince açacağız tuttuğumuz defteri!
Yazdık halkın çadırına, kim arayan müşteri?
Binlerce canımız gitti, binlercesi perişan,
Kim hesap verecek söyle, diplomasız müfteri!
Bir olur, yetişiriz, dört bir yana canhıraş,
Edirne’den Maraş’a, Zonguldak’tan Hatay’a!
Bir daha yaşanmayacak bu endişe, pürtelaş,
Yeter ki seçim zamanı düşmeyelim hataya.
Der ki: “olanlar hep oldu, bunlar kader planı”
Yutmaz artık vatandaş bu hayasızca yalanı,
Durduracaklar seçimde nihayetsiz talanı,
Her cuma bir ayet ile minareyi çalanı.
Gaflet uykusu içinde karanlık ve de sessiz,
O uykunun kabusunda binlercesi nefessiz.
Bu devlet ki biteviye, ilimsiz ve de fensiz,
Müstahak mı bu millete defnedilmek kefensiz!
Altın makaslı törenle toplu mezar satanın,
O mezarlığın ruhsatına imzasını atanın,
Hesabını kim verecek şimdi korkmadan sorun,
Toprağın altında binlerce kefensiz yatanın!
Mülk temelden çürümüş, kalmamış adaleti,
Vasıfsız kurumların yok hiç bir mahareti,
Yardıma koşan ahbap, cankurtaran hemşeri,
Enkaz altında amirin olmayan dirayeti.
Okyanusun ötesinden alıyorlar icazet,
Bu vahamet ve dalalet? Hatta belki ihanet!
Elde kılıçla çıktığın cuma hutbelerinde,
Felakete ihmal değil, kader deyip niyaz et!
Gaflet uykusu içinde karanlık ve de sessiz,
O uykunun kabusunda binlercesi nefessiz.
Bu millet ki biteviye, ilimsiz ve de fensiz,
Müstahak o vakit bize defnedilmek kefensiz!
Kayıt Tarihi : 27.4.2023 13:27:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
beğeni ile okudum
TÜM YORUMLAR (1)