İzah-ı Ceza Şiiri - Boğaç Yüzgül

Karatahtanın önünde
ve tebeşir tozlarının rüzgarında
ve alel acele
ve aynı kaybolmuşluk rüzgarında kaybolmuşuz…

Kimi zaman kucağındaki her anın tortusu
ve korkusu kahramansız öykülerin
ve hikayesi epeyce eskimiş bir başlangıç
ve uykusuz rüyalarda hapsolmuşuz…

Son mahkumiyet değil bu
Son bir kaçamak yıkıntısında
ve çiçek açmak kadar renksiz
ve tatsız
ve tuzsuz
ve kokusuz
ve berbat bir tutku hali kuşkusuzluğuyla
kuşkulanmışız…

Kımıldamaya mecali olmayan bir deli ruh bu bizdeki
Tepeden tırnağa bir yanıtsızlık hali
ve kanıtsız suçların cezasına çarptırılmışız…