Katıksızsa
Karanlığına katlanmak gerek
Karanlıktır aşk
Dumanı derinlere sızan ayrılıklardan eksik
Söz et bana
Anlık yıkılışlarda öldürülen tanrıyım ben
Anlık yalazlanış ki katı siyah
Sanki sokağa çıkma yasağı konulmuş ağrılar kadar yasaklı
Sırası karışmış bir ertelenişin
Vurgununda kalmışım ben
O sevilmeler ki söküp kelepçelerini
Migrenlendirir yüreğimi
Yalçın boşlukların şakisiyim ben
Bir atımlık öpülüşlerden yenik çıkmışım
Yok hayır
Geçmiş zaman bahçelerinden koşup gelen
Esmerliğine sığınmışım
Sende günah çıkarıp sende arınmışım
Ten rengine sözlenmişim ben
Ey yontulmuş yazgım
Sus dersem susturma
Çağırma dersem aldırma
Nasıl tükenecekse bu öykü
Ey aşk
Beni o son karanlıkta çoğalt…
Binbir ateşlere bağışla.
beştemmuzikibinonbeş
Necdet ArslanKayıt Tarihi : 5.7.2015 08:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Necdet Arslan](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/07/05/iz-masali.jpg)
Aşkın renginin karanlık, tadının acı olduğunda ısrarcı şairimiz .Ben de araştırayım öyleyse dedim.
Aristo:
'Sevmek acı çekmektir, sevmemek ölmek. Sevmek zevktir ama yalnız sevilmenin hiçbir zevki yoktur' diyerek şaire katılıyor.
Ben de diyorum ki: ' acıyı bilmeyen tatlının tadının nasıl ayırdına varır?'
Bailey ise:
'Aşk dünyanın en tatlı mutluluğu ile en derin acısından yaratılmıştır' diye onaylıyor şairi.
Balzac:
'Aşk yaşamında kadın, ancak hünerli bir çalgıcının elinde dile gelen bir lir gibidir. Kadınlar bizleri sevdikleri zaman her suçumuzu bağışlarlar' diyerek noktayı koyuyor bu konuda.
Çektiği aşk acısını güçlü kalemi ve özgün şiir diliyle sunmuş.Acı, şairin kaleminde öyle şekillenmiş ki okurun etkilenmemesi olası değil. Kutlarım öğretmenimi ve şiirini içtenlikle. Nicelerine...
Ey aşk
Beni o son karanlıkta çoğalt…
Binbir ateşlere bağışla.
aşk varsa yangın da vardır,
yüreğinize sağlık üstadım.
Acıysa en koyusu... Ancak daha acının dindirip unutturabildiğidir, aşk...
Karanlıksa en zifiri... Ne ay, ne tek bir yıldız, ne de dünyanın öbür yakasından denizlere yansıyan tek bir ışık kırıntısı.. Yoksa eğer, önünle arkan aynı karanlıkta kalmışsa, odur aşk...
'İkircikli' sızmalardan söz etmemeli... Gönlün duvarı en kalın surdur, sevmişse insan... Ne içeriden dışarıya, ne dışarıdan içeriye kayamaz yıldızlar...
Dünde var olanı inkar etmemeli bir de... Zaman değişir ama 'erlik' bakidir...
Kutlarım Necdet...
TÜM YORUMLAR (4)