Ve hüznün birinci yılı..
Eskimemiş, eksilmemiş bir hüzün.
Her günün her saatinde sessiz ama acı bir çığlık,
Sensizliğin ve sessizliğin öfkesidir bu belli.
Bir sene evvel yandı ya bağrımız, bugün yine harlandı ateş sönmedi, sönmeyecek.
Sen gittikten sonra güneş yeniden doğdu, mevsimler değişti, çiçekler açtı.
Ama farkında zaten cihân, eski günler geri gelmeyecek..
Mesela bir daha seni gülerken hiç göremeyeceğiz, asabi hallerini görmezden gelip, birlikte oturup çay içemeyeceğiz.
Tuttuğun takıma laf atıp seni kızdıramayacağız.
Olsun Sedat'ım bizimlesin biliyorum..
Yaşatmak için yaşamamayı göze aldığın yolda, ölümsüzleştin,
Bağırdıkça haykırarak ve vuruldukça bağrından güzelleştin.
Bir zamanlar senli günler vardı, her
hecesine susadığımız,
Muhabetinin en koyusuna hasret kaldığımız günler,
yazarın da dediği gibi o güzel insanlar o güzel atlara binip gittiler...
Bir rüya gibiydin en tatlı yerinde uyandırıldık,
bir daha görmek için aynı rüyayı, yorgan sanıp tabutuna sarıldık...
Seni asla unutmayacağız.
ŞEHİT SEDAT KASAP
Kayıt Tarihi : 4.11.2019 02:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şehadetinin birinci yıldönümü. Şehit.p.uzm.onb. SEDAT KASAP
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!