Denizin ortasında,
Zifiri karaydı gece,
Ben korkuların oltasında,
İsmin dilimdeydi iki hece.
Damlalar vururken önümdeki cama,
Savururken sancak-iskele beni rüzgar,
Gönlüm dalardı o dipsiz gama,
Ve paramparçaydı ruhum zar zar.
Ay bile göstermezdi yüzünü,
Gözlerim kalmıştı ışığa hasret,
Kalbim kabullenmişti bitmez hüznü,
Kaplamıştı benliğimi sonsuz bir kasvet.
Beklediğim yalnızca,
Bir katre ışıktı hayattan,
Heyhat zannımca,
Ay hiç yükselmeyecekti ufuktan.
Böylesi kaplamışken her yanı
Karanlık, fırtına ve gece,
Durduran sendin tersine giden zamanı,
Ve çözüldü çözülmez denen bilmece.
Ey o karanlık günlerde,
Dilimden düşmeyen iki hece,
Ey o karanlık göklerde,
Gün gibi üzerime doğan ece,
Doğmasaydın ufuklarımda,
Işığa gark olmasaydı sayende dünyam,
Kıvranıp duracaktım kabuslarımda,
Gerçek olmayacaktı hiçbir rüyam.
Doğduğun gün doğduğum gündür,
Dünyam seninle aydınlık, seninle hoş,
Varlığın ellerimde tomurcuk güldür,
Varsan anlamlı herşey, yoksan evren manasız ve boş.
İyi ki doğdun nurtanem,
Varlığınla aydınlandı her yan,
İyi ki doğdun kartanem,
Eşsizliğinle ağardı hülyam,
İyi ki doğdun gültanem,
Rayihanla ferahladı dünyam,
İyi ki doğdun birtanem,
Sayende gerçek oldu rüyam...
Kayıt Tarihi : 12.4.2009 12:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!