Azla yetinen, yetinme ötesinde küçük, önemsiz şeylerden mutlu olabilen insanlardan oluşuyordu bizim nesil
Siyah önlüklerimiz, beyaz yakalarımız vardı, kim zengin kim yoksul asla anlaşılmazdı
Çalışkanlığımız, tembelliğimiz kadardı bizi birbirimizden ayıran uçurumların derinliği, ötesine bakılmazdı.
Bayılırdık kitap okumaya, ayraç yerine saatli maarif takviminden bir yaprak koparır koyardık,
kırmızı gülleri kuruturduk bizi alıp ufkun ötesindeki bilinmeyen dünyalara götüren sayfaların arasında
Kitaplarımız değildi elden ele dolaşan, hayallerimizi değiştirirdik diğer arkadaşlarımızla.
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta