18/5
Yine El; “zenginin malı içinde fakirin payı vardır" dediği sözüyle "size verdiğim servet; şimdinin fakirleri için kolektif mirastan düşecek olan hak edişin ta kendisiydi", denmesinin ağızdan kaçırılması mıydı?
Yoksa sadakalar El takdiriyle kaosa dönüşen tedirgin edici stres kaynağı ortamdaki gerilime karşı, ortama bir nebze nefes aldıracak bir çözüm şeklini mülk sahiplerine dayatmanın çözüm önerisi miydi? Bilinmez!
Ya da El "zenginin malı içinde yoksulun da payı vardır" denmeyi kaş yapayım derken göz çıkarma olarak mı ortaya koymuştu. Böyle de olsa açlığı ile terbiye edilen köleler bunu anlayacak kudrette değildiler.
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta