14/1
Totem, içine giren ataların nefsi nedenle konuşuyordu. Ya da animizmde atalar iletişimlerini totemin ağzında söyleyişlerle konuşup sesini duyurmuş oluyordu. Bu ses te ya bir kamın sesiydi. Ya bir büyücünün veya duyarlı bir aracı ve seslendirici kişinin sesiydi.
El de atalar ruhu gibi bir nefisti. El de iletişimini Ut Napiştim gibi apilu denen aracı kişiler ağzındaki söylemlerle konuşmaktaydı. Şimdiki deyimle bu ses içlerine doğup, içlerinde gelen sesi konuşan kamlardı. Bu sesler esasında eskinin apilusu şimdilerde resullerin sesiydi.
Ancak El ‘in Totemden bir farklı vardı. El, mülk sahibi irade olmakla mülkünü dilediği gibi dağıtan etkin eylem ve söylemi olan davranışlarlaydı. Totem konuşan kişilik gibi bir algıydı. Oysa El adeta bedenlenmiş kişilik olmakla, konuşan kişiye dokunulması bile kutsallıktı. Çünkü El "resule saygı bana saygı" diyordu.
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta