Köleci sisteme girildiğinde kişiler özel mülkte çalıştırmak için artık esir alınıyordular. Rab Bel El buna "esirlerinizi öldürmeyin. Onlara merhamet edin. Bu sizin için daha iyidir" diyordu. Kadın, kız, çocuk genç demeden kişilere malıyla, mülküyle el konulup, ganimet ediliyordular. Kişiler de mal mülk sayılıyordu. Artık ittifakın insanı gitmiş, yerine mülkün ve mülk sahibinin kulu kölesi gelmişti.
Böylece insanın esir edilip mallarının müsadere edebilmesine El tarafından izin ve meşruiyet veriliyordu. Gerek ön ittifaklar dediğimiz ilahi ittifaklar ve gerekse köleci ittifaklar dediğimiz El ittifakları içindeki totem sosyolojiği kolektif hafıza içinde kimi gruplarda totem dönemden kalma bir ölü yiyeceği ritüeli devam ediyordu.
Fakat ölü yiyeceğinin üretici ve barbarlar girişmeli günceldeki verilme şartları ortada kalkmıştı. Tarihin sisler bulvarı içinde kalmıştı. Bu nedenle ilah ittifaklı şartlar içinde totem geleneğe bağlılık ve totem geçmişi unutmama adına ve köleci şartlar içinde ölenin günahına kefaret edilen güncel yorumlamalarına göre anlam değişmesine uğrayan ölü yiyeceği verme işinin ilk tarihsel nedeni bilinmiyordu.
Köleci sistem, rızkı verilen! Mal sahibi ile maldan yoksun çok geniş yığınlar olan kölelerin olduğu sınıflı bir El mana sistemiydi. Başka El topraklarının, başka El adamlarının köle edilip, mal ve mülkün ganimet edilmesini öngörüyordu.
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta