Bu seni ilk terk edişim değil..
Acılarınla baş başa bırakıp
Ardımda ne kaldığını görmeden
Kalpazan işi mevsimlere kanıp
Yine böyle kaçıp gitmiştim önceden
Salyangoz satan çocuklara küsmüştüm
Ceviz ağaçlarını ısıtan güneşe
Ve
Bir ilk değil..
Devlerin bile korktuğu heybetime rağmen
Yarattığım cılız sevdalara kaçışım..
Tam da bu gün
İtiraf ettiğimde kustuğumu
İçimde ne varsa kustuğumu içime
Kendi hayatımın içine kustuğumu
Duysun artık kim varsa bilmek isteyen..
Ve evet
Kumarbaz aşıklar gibiyim ben
Elindekileri görmeden elimi açmadım hiç bir sevgiliye
Gösteremedim korkusuzca çocuk yüreğimi..
Verecekken şah damarını hayatın hediye
Gelen ilk trene atlayıp gittim..
Kofti şehir efsanelerinde parlayan yıldızların peşinden…
Geri dönmek mümkün olmasın diye
Öldürdüm özgürlüğümü
Bir değil iki düğüm birden attım
Kalbimi bağlayan zincirlere
Kaçarım sandım ayak izlerimden böylece
Bulamam sandım dönüş yolunu..
Ve fakat
Suçüstü yakalandım her denememde..
Tek o isim yankılanırken beynimde
Başka adlar buldum sevdaya..
Kanayan bir hayatı yaşarken
Tarifsiz sızılar sarkmışken saçağından kalbimin
Gülücükler sıraladım dolun aysız gecelerde..
Hüzünleri iki
Kahırları on iki ile çarparken her gün
Bir şairin düşünde
Soğuktan donmuşken böyle
Böyle yenilmişken kar tanelerine
Sarıp sarmaladım ellerini oyuncağımın..
Yaşadığı cehennemden her yanıma geldiğinde
Kumarbaz aşıklar gibi
Blöf yaptım Ofelya’nın eskimeyen hayaline..
Ve evet
Her defasında ördüğüm duvarların altında kaldım..
Tam da bu gün
Sağ el işaret parmağımın seğirmeye başladığı bu gün
İtiraf ettiğimde kustuğumu
İçimde ne varsa kustuğumu içime
Kendi hayatımın içine kustuğumu
Duysun artık kim varsa bilmek isteyen..
Saklayacak gücüm kalmadı bu cinnet perdesinde..
Ofelya’nın elleri beyaz evet
Ofelya’nın hayali beyaz
Ofelyan’ın gözleri hiç çıkmadı evrenimden …
Ofelya’nın gülüşüne benzettim, o yüzden sevdim gülüşünü..
Ofelya’nın saçları gibi düzleşsin diye okşadım dalgalı saçını evet
Şiirler yazdım… Ofelya’ya yazdıklarıma benzesin diye
Ofelyadan esinlendim, çiçekler derdim evet
Ofelyadan küser gibi küstüm
Kızdım, sanki ofelyaya kızar gibi..
Ve fakat
Her elini tuttuğumda yarattığım sevgilinin
Kalbimde söz dinlemez bir çocuk başladı ağlamaya…
Ofelya
Ofelya….
Ne bunlar senin beyaz ellerin
Ne de ben artık senin ellerinim…
Bir ömür böyle geçsede acı
Ofelyanın dönmesini bekleyeceğim..
2011 erzurum 03.00
.
Muhammet ÇalıkKayıt Tarihi : 24.8.2011 03:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Muhammet Çalık](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/08/24/itiraf-nokta-kom.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!