Yiğit var deli dolu, namerdi ona katlar
Gözü pektir anlı ak, söz de söz öz de candır
İt var ısırmaz havlar, ya kudurur ya çatlar
Attığın taş peşinde koşup gittiği andır!
Yiğit var yalın kılıç, vurdun mu yarar dağı
Yarenler dergahın da, sohbetidir gül yağı
aşkımız bir gün uçup giderse aramızdan sevgilim
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Devamını Oku
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
İti de öğrendi bu millet, yiğidi de. İyi ayırıyor şükür ikisini. Bir bir dökülecek o itlerin dişleri, bir bir düşecekler cehennem çukuruna. Bu böyle biline. Yiğitlerimiz var olsun.
Yüreğinize, kaleminize sağlık Osman Bey. Selam ve saygılarımla.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta