Mazinin buhuruyla
Mahmurlaşıp kapanan göz
Bir bant koydu videoya
Yarı pörsümüş, yarı silik
Karanlıklar içinde bir ılık ışık
Kucaklara düşen bir güleç yüz
Ne bir şüphe ne bir pürüz
Kaderinin efendisiydi o şimdilik
Teni iliklerine kadar beyazdı
Ruhu bendini yıkmış bir baraj
Dört yanı kapsayıcı köpük köpük
Ve annesinin dudaklarında
Hep aynı,
O sevgi dolu öpücük
Güleç günler bedelsizdi
Ateşi yutan Musa Peygamber gibi
Peltek olmak engel değildi
Diğer çocukların peşinde
Düşe kalka
Gülüp oynamaya
Oysa bilmezdi, oysa bilemezdi
Acıyan bakışları
Bir gün,
Korkunç bir şekilde farkedeceğini
O eksikti gülemezdi
Allah'ım
O zenciydi
O kızılderiliydi
O paryaydı
O fakirdi
O Roma'da hıristiyan
O Leheb'in Mekke'sinde
Müslümandı
O eğilmeliydi hep
O hep ezilmeliydi
Ayağa kalkamazdı
O bunu yapamazdı
Kimliği yüzüne kazınmıştı
Vesikası ta ezelden
Genlerine yazılmıştı
Dili tutuktu üstelik
Derdini,
Tanrım o derdini
Kimseye anlatamazdı
Susardı hep
Susardı vurgun yemiş yüzüyle hissiz
Konuşurdu olur olmaz
Kendisiyle bilinçsiz
O bir ummandı
Küçücük bir kapta yaşayamazdı
Kahretsin
Kahretsin işte eze eze yaşatıyordu kader
Yaşatıyordu,hayallerden şişip patlasada başı
O bir ummandı
Ve işte kahretsin
Hep o ufacık kabın içinde
Sıkışıp kalacaktı
Bu muydu kullarına vaadettiği adalet Tanrı'nın
Altından baldan şerbetler akan
Köşklerle dolu cennet bu muydu?
Bu muydu sırtımızdaki taşıyabileceğimiz kadar olan yük?
Bu muydu taptığımız
Koruyucu,affedici,büyük?
Silkinip kabusundan uyandı ihtiyar
Elleri titredi gözleri yaşardı
Bir 'la havle' çekip uyurken tekrar
Göz kapağının ucunda tam
Doksan dokuz isyan vardı.
7 Mart 1995
Musa YeşiltaşKayıt Tarihi : 15.4.2013 20:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!