Ömrüm boyunca bir işe tutunamadım.
Ne emeğin hikmetini çözdüm,
Ne de rızkın sırrını anlayabildim.
Fani insanların hükmüne takılıp
Kendi gölgemde kayboldum.
Adımlarım yanlış, duraklarım pişmanlık…
Kendi ateşine uçan pervane gibi!
Nefsimin peşinde eriyip durdum.
Meğer işsiz olan ellerim değil,
Hakikatten uzak ruhum imiş.
Rabbim…
Eğer kabul edersen,
Kulluğunun kapısında bir zerre olayım.
CV istemezsin Sen "geldim” desem yeter mi?
“Tövbe” desem olur mu ey Allah'ım?
Ne işçi olabildim bu dünyada, ne işveren;
Ama Senin Divanında
Toz tanesi olmaya razıyım.
Dünya dar gelmişte,
Geçim yükü gönlüme çökmüş..
Beni insanların geçici işlerinden değil,
Razı olduğun işlerden sorumlu kıl.
Kalbimi fani meşgaleden kopar at Allah’ım!
Sadece Sana bağla; ne olur bağla Allah’ım!
Gıybet olmasın ama,
Bir büyüğüm derdi küçükken:
“Senden adam olmaz.”
Buna Sen karar ver Allah’ım…
Şimdi anladım ki adamlık,
Elin tuttuğu işle değil;
Kalbin yöneldiği menzille ölçülür.
Fani bir ustanın işinde, izinde
Adamlık birikmezmiş zaten,
ustalar ölüyor baba!
Adamlığınız bile kibir kokuyor be kardeşim!
Ben böyle adam olmak istemiyorum baba.
Benim Rabbim para değil, koltuk hiç değil!
En büyük adam siz olun;
Size böyle dua etmemi istermisiniz?
Benim Rabbim, bir yoksulun duasıyla gökleri titretir.
O varsa, bir çoban bile asasıyla sultan olur.
Benden adam olmaz;
Olsa olsa
Belki razı olunmuş bir kul olur…
Kayıt Tarihi : 10.12.2025 18:03:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!