İstikâmet Şiiri - Burak Göker

Burak Göker
11

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

İstikâmet

Ben yorgun olayım; arsız ve bitkin.
Yirmi dört saat uyuyayım; rahatsız edilmeden, elleşilmeden.
Sokak lambalarının etrafında sinekler olmasın,
Sabahın soğuk ışıkları uykusuz gözlerimi cüretkâr kılsın.

Arabalar kadar terk edilmiş olayım; kirli ve şuursuz.
Gözlerimi kapatıp cesaretimi, dolu çöp kutusuna atayım
Ve Yaradan'ı düşüneyim; bana dönerken, kulsuz...
Ve Güneş bana Yaradan kadar uzak olduğunda,
O soğuk ışıkları kötü cilalı evleri parlatırken,
Ben soğuktan ve yalnızlıktan titrerken,
Hayallerim kanla kaplandığında,
Düşleyeyim bir kurtuluş; belki ceplik bir kitap,
Parlayan araba jantları gibi keskin bir şarap.

Şimdi boş çayırlar için yanıp tutuşuyorum,
İçinde çocuk vızıltısının olmadığı,
Kadınların iş yapmadığı.
Yaradan'ımla yalnız kalmanın hayaliyle yanıp tutuşuyorum,
İstiyorum bir yer;
Tatlı soğuk boynumu öpsün, Yaradan tokat sonrası bıyık altı gülsün,
Şatafatlı tahtından insin, elçisi yanımda şaraplar içsin,
Ve yürüdükçe kaybolan ufuk çizgisinde,
Ayak izi kalmayan karın üstünde
Ben ortada, Yaradan karşımda,
Ve yürüdükçe kaybolan ufuk çizgisinde,
Biz kaybolalım.
Yalnız kalıp şiirler içelim, Yaradan senle buralardan gidelim !

Burak Göker
Kayıt Tarihi : 14.8.2017 11:24:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


15 yaşında olup, aşk acısı çekiyor olmama karşılık beni içten içe bitiren ve kirli dolap kulpunu açmaya itekleyen acılarımdan dolayı Yaradan'a duyduğum ihtiyacım.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Burak Göker