Yüzünüze hüzün her yakıştığında, yalnızsınızdır. Sebebini bilmeden,soluklarsınız geceyi ve tam ortasında sessizliğin sesini. Akreple yelkovan arasında ilerlerken dakikalar, hummalı bir geceye yelken açan, o geniş ufkun sahibisinizdir. Gece ilerledikçe, nöbetler ağırlaşır, güneş koyulaşır…
Hayat,pusuya yatmış kaçıncı yitirilişin intikamını aldığını bilmeden sancılıdır zamana.Yorgun dünya dönmeye devam eder.Yitirilişe bırakılmış cam kırıklarına inat, ısmarlanmamış bir sonsuzluğa atılan ilk adımdır bu.
Bütün iyi niyetlere, keşkeler den, belkiler den sıyrılmış umut dolu yarınlara rağmen, gözlerinizde istediğiniz kadar yaş olsa da, avuçlarınızda istemediğiniz kadar acı, geri dönüşü olmayan ve unutulmaya terkedilmiş bir yok oluş.
Elleriniz her titrediğinde, uzanıp tutacağınızı sandığınız martıları aslında ilk kaybedişinizle başlar yalnızlık, o anda öğrenirsiniz hayatın aya kurulu bir merdiveni olmadığını. Sisli bir izmit garında yitirdiğiniz çocukluğunuz gelip geçer gözlerinizin önünden, yetim kalmış hayalleriniz süsler düşüncelerinizi ve yenilirsiniz sancılarınıza dimdik ayaktayken yalnızlığınıza.
Satarken güllerini,
Alırken alın terini.
Yırtıktı elbisesi,
Ayağında terliği.
Başarılarınızın devamını diliyorum
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta