Ne övülecek ne sövülecek bir dert makamı,
Şahı sen, seninle gelen üç bahar,
Adı sen yokken konulan çocuklar,
Yüzü sen varken gülen yıldızlar,
Şimdi bana bir soru sor, öne eğdir başımı,
Aşık olmak, sana olmak, sana aşık olmak!
Delirmek için geçerli bir sebep.
Soruyu sormaman aşk belirtisi…
Madem öyle, dilimi bağlaman yokluğuna!
Seni çarmıhta sallandıramayan gururuma!
Beni susuz koyan kızıl kıyamet saçlarına!
Lanet mi okusam, sana mı sorsam?
Üç gül koparıp yoluna mı bıraksam?
Sana aşkın görünmeyen yüzünden,
Bir damla gözyaşı,
Birkaç gülüş belki küfürler sunsam…
Anlar mısın soğuk duvarların suskunluğundan?
Bir güneşin yanarken uyuyamadığı uykudan?
Asırlarca yanmaktan, samimiyetsiz duygusallıktan,
Evrenden ya da felsefik takılmak isteyen bir hayvandan?
Yahudi inancında bahsedilen iki kadından?
Amacımın aşk olmadığından,
Beni anlayabilmen için sana verdiğim zamandan,
Pılını pırtını topla git artık!
Her mevsimin kaçtığı karanlığa…
İstersen kal başucumda,
Ruhumla konuşmak için yeterli olur,
Bir fatih-a,
Bir hoca,
Bir bohça,
Bir pişmanlık… yeterli olur hayatına!
-METÂNET
Kayıt Tarihi : 28.11.2022 02:49:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!